17. Hukuk Dairesi 2019/1946 E. , 2019/8245 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların sürücü/işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın kaldırımda oturmakta olan davacı ..."ye çarpması sonucu davacının sürekli maluliyete maruz kalacak şekilde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; davacı ... için işgücü kaybı nedeniyle 10.000 TL maddi, 80.000 TL manevi, eşi ... için 5.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın davalı ... şirketi maddi tazminattan poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olmak kaydıyla kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 11.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı ... için 159.967 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili; kazaya plakası alınamayan başka bir aracın neden olduğunu, müvekkiline kusur izafe edilemeyeceğini öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacı ..."un davalılara karşı açtığı maddi tazminat davasının ıslah edilmiş haliyle 159.967,00 TL olarak kabulü ile davalılardan ... yönünden kaza tarihi
10/07/2008 tarihinden itibaren diğer davalı ...Ş yönünden dava tarihi 13/04/2009 tarihinden itibaren ve sorumluluğu poliçede yazan 80.000,00 TL limit ile sınırlı olmak üzere, yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacı ..."a verilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, davacı ..."nin manevi tazminat talebi ve davacı ..."nin maddi tazminat talepleri hakkında yeniden bir karar verilmesine yer olmadığına, davacı ..."un ... "ye karşı açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 10/07/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 10.000,00 TL manevi tazminatın ..."dan alınarak verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince karar verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında,davacı ... için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8.024,73 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 19/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.