12. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/3393 Karar No: 2018/7784 Karar Tarihi: 11.09.2018
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/3393 Esas 2018/7784 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2018/3393 E. , 2018/7784 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı ... tarafından borçlu ... aleyhine ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2015/6115 E. sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi yapıldığı, borçlu ... vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvurusunda; ... tarafından alacaklı sıfatıyla ... aleyhine başlatılan ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2015/6301 E. sayılı takip dosyasında alacağın kötü niyetle temlik edildiği ancak takas definin temlik alacaklısına karşı da ileri sürülebileceği iddiasıyla karşılıklı alacak borç ilişkisinin fazla olan miktar oranında takas ve mahsup edilerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, alacağın temliki nedeniyle temlik alana karşı takas mahsup talebinin yöneltilemeyeceği gerekçesi ile talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 188. maddesinde ""Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir. Borçlu, devri öğrendiği anda muaccel olmayan alacağını, devredilen alacaktan önce veya onunla aynı anda muaccel olması koşuluyla borcu ile takas edebilir"" denilmekte olup, aynı düzenleme 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 167. maddesinde; ""Borçlu, temlike vakıf olduğu zaman; temlik edene karşı haiz olduğu def"ileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir"" şeklindedir. Bu durumda alacağın temlik edilmiş olmasının takas mahsup talebine engel olmayacağı açıktır. Dolayısıyla alacağın temlik edilmiş olması sebebiyle temlik alana karşı takas mahsup talebinde bulunulamayacağı yönündeki mahkeme gerekçesi isabetsizdir. Buna göre; Hukuk Genel Kurulu"nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251-593 sayılı kararında da vurgulandığı üzere dar yetkili icra mahkemesinin yargılama usulü göz önünde tutulduğunda; takip hukuku bakımından takas ve mahsup iddiasının kural olarak: 1) Takasa konu alacağın, İİK.nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, 2) Bu alacakla ilgili olarak icra takibinin yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, 3) Alacağın ilama bağlanması, hallerinde icra mahkemesinde incelenmesi ve istemin sonuçlandırılması mümkündür. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan maddeler ile Hukuk Genel Kurulu kararında belirtilen takas ve mahsup şartları hep birlikte değerlendirilmek suretiyle takas ve mahsup talebinin şartlarının oluşup oluşmadığı tespit edilerek sonuca gidilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçe ile tesis edilen hüküm isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.