9. Hukuk Dairesi 2015/15503 E. , 2018/4430 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde şoför olarak çalıştığını, işe başladığı günden itibaren arife günleri de dahil dini ve milli bayramlar ile tüm resmi tatillerin tamamında olmak üzere senenin her günü çalıştığını, çalışma koşulların iyileştirilmesi yönünde şube yetkililerine başvuruda bulunduğunu, buna rağmen saatlerin düzeltilmediğini, çalışma koşullarının ağırlığı nedeni ile SGK’ya yapılan şikayet neticesinde müfettişlerce işyerinde teftiş yapılarak tutanak düzenlendiğini, tutulan tutanakta işyerinde günlük 18 saat çalışma yaptırıldığı hususunun tespit edildiğini iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık ücretli izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 22/04/2008 tarihinde istifa ederek işini sonlandırdığını, 01/09/2012 tarihine kadar müvekkili Şirket bünyesinde operatör elamanı olarak çalıştığını, istifa ederek işten ayrıldığı için kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, iş güvencesi kapsamında olan işyerlerinde kötüniyet tazminatı talebinde bulunulamayacağını, buna ilişkin emsal Yargıtay kararlarının olduğunu, tüm yıllık ücreti izinlerinin ödendiğini, buna ilişkin izin talep formlarının özlük dosyasında olduğunu, hayatın olağan akışına aykırı ve abartılı fazla mesai taleplerinin reddi gerektiği, çalıştığı bölümde 45 saati aşan fazla çalışmalarının yapılması gibi bir ihtimalin dahi olmadığını, uzun yol şoförü olmadığını, hafta tatili, genel tatil ücretlerinin ödendiği, bu durumun özlük dosyasında bulunan cüret pusulaları ile de sabit olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak davacının çalışma ücretleri ödenmemesi nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiği ihtarname içeriği, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile sübut bulduğundan kıdem tazminatı talep hakkını doğduğu gibi, yine yıllık izinlerden kullandırılmayan günlere ilişkin izin alacağı talep hakkının doğduğu, milli bayramlardan ve dini bayramların bir kısmında çalışmasını ispat ettiğinden bu kalem ile ilgili alacak hakkını doğduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin hak kazandığı yıllık ücretli izin süresi uyuşmazlık konusudur.
Hükme dayanak bilirkişi raporunda davacının kıdemine göre müstehak olduğu 56 günlük izin süresinin kullandırıldığının veya ödendiğinin ispatlanamadığı tespitiyle karşılığı ücret hesaplanmıştır.
Davalı işverence yargılama safhasında hesap raporundan sonra davacının 3 gün ve 5 gün izin kullandığını gösteren yıllık izin talep formları dosyaya ibraz edilmiş, ancak mahkeme gerekçesinden bu belgelerin ispata elverişli bulunmadığından dikkate alınmadığı anlaşılmıştır. Bu formlarda davacının izin başlangıç ve bitiş tarihlerini açıkça gösterildiği gibi davacı imzası ve işveren onayını havi olduğu anlaşılmakla mahkeme kabulü yerinde görülmemiştir.
Bu itibarla; davacının kullandığı ispatlanan 8 günlük izin süresinin mahsubu ile yıllık ücretli izin alacağının buna göre hüküm altına alınması için kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.