1. Hukuk Dairesi 2015/6838 E. , 2018/77 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakan ..."nın çekişme konusu 37- 464- 474- 496 -511- 523 - 524 - 537 - 1511 - 1550 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını, davacı mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla torunu olan davalıya satış suretiyle devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, bedelini ödemek suretiyle taşınmazları satın aldığını, miras bırakanın yaşı itibariyle geçimini sağlamak için paraya ihtiyacı olduğunu, mirasbırakanın bakımı ve tedavisi ile kendisinin ilgilendiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ... yönünden açılan davanın aktif husumet yokluğundan reddine, diğer davacılar yönünden temlik işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan ...’nın maliki olduğu 464 parsel sayılı taşınmazın tamamını ve 474 parsel sayılı taşınmazdaki 9/648 payını 10.11.1987 tarihinde torunu davalı ...’ya, 496,511 ve 1550 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını dava dışı oğlu ...‘e ve davalı torunu ...’ya, 523,524 ve 1511 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını da torunu ...’ya 14.01.1988 tarihinde satış suretiyle devrettiği, 1914 doğumlu murisin 28.06.1994 tarihinde öldüğü, geride mirasçıları olarak dava dışı kızı Huriye, kendinden önce ölen oğlu...in eşi...ve ...’in çocukları ...ile davacılar, oğlu ...’in çocuklar... ile ...’in oğlu davalı torunu ...’ın kaldıkları anlaşılmaktadır.Davacılardan ...’nın ise murisin mirasçısı olmadığı görülmektedir.
Davacılardan ..., murisin yasal mirasçısı olmadığı için ... yönünden verilen red kararı doğrudur. Davacının buna ilişkin temyiz itirazı yerinde değildir, reddine.
Dava konusu taşınmazlardan 537 parsel sayılı taşınmaz muristen davalıya temlik edilmemiş, tapulama işlemi ile davalı adına tescil edilmiştir. Bu nedenle bu taşınmaz yönünden davanın reddi doğrudur.
Diğer taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava konusu 464, 474, 496, 511, 523, 524, 1511 ve 1550 parsel sayılı taşınmazlardaki kök murise ait hisselerin 1987 ve 1988 yıllarında satış sureti ile davalıya intikal ettiği, kök murisin taşınmazlarını davalıya devrettiği tarihlerde 73-74 yaşlarında olduğu, çocukları ve torunları ile herhangi bir anlaşmazlığı bulunmadığı, taşınmazlarını davalıya satmasını gerektirir miktarda paraya ihtiyaç duymadığı gibi, ölümüne kadar büyük bir sağlık sorunu da yaşamadığı, taşınmazlarını devrettiği tarih sonrasında mal varlığında herhangi bir değişiklik de yaşanmadığı, bunun gibi taşınmazlarını devrettiği yıllar itibarı ile satış senedinde gösterilen miktarlar ile taşınmazların o tarihlerde sahip olduğu gerçek değerler arasında ciddi orantısızlık bulunduğu, tüm bunlara rağmen, kök murisin, bakım ve gözetim ihtiyaçlarının davalı ve amcası ... tarafından karşılandığı, dava konusu taşınmazlar dışında kök murise ait ve dolayısı ile davacılara da hisse düşen 8 adet taşınmazın daha olduğu, fakat bu 8 adet taşınmazın hisseli ve küçük alanlı olduğu, mirasbırakan kendisine bakan davalı torunu ve dava dışı oğlu ...’e minnet duygusu ile bu temlikleri gerçekleştirdiği kabul edilse dahi miras bırakan tarafından yapılan temliklerin mirasçılar arasındaki hak dengesini bozduğu görülmektedir.
Hâl böyle olunca, dava konusu 464, 474, 496, 511, 523, 524, 1511 ve 1550 parsel sayılı 8 adet taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Ayrıca, dava konusu 37 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu kayıt ve tutanakları dosyada mevcut değildir. Bu nedenle 37 parsel sayılı taşınmaza ait ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir ve son güncel tapu kayıtlarının (resmi senet ve dayanak belgeler, kadastro tutanağı, dayanak tapu kaydı, ifraz belgeleri gibi) eksiksiz şekilde ilgili Tapu Müdürlüğünden istenerek, bu taşınmazın muristen davalıya temlik edilip edilmediği hususunun tespit edilerek, bu araştırma neticesine göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacıların yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.