17. Hukuk Dairesi 2016/18678 E. , 2019/8232 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davalı ... nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan, davalı ...’ın sevk ve idaresindeki motosikletin, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle 24/08/2012 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucunda, araçta yolcu olarak bulunan müvekkillinin murisi ve annesi olan ...’ın vefat ettiğini, müvekkilinin annesinin desteğinden yoksun kaldığını ve manevi olarak yıprandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak hesaplanacak şimdilik 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; müvekkili şirketin toplam 187.005,08 TL"yi davacının murisi ..."a sakatlık teminatından dolayı ödediğini, müteveffa ..."ın vefatının davaya konu kaza ile illiyeti bulunmadığını, dolayısıyla davacı yanın destekten yoksun kalma talebinden müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine, maddi tazminat bedeli olarak 28.985,23 TL bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı ..."dan 1.200,00 TL manevi tazminatın tahsili ile kalan kısım yönünden reddine, dair verilen karar davalı ... vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı ... tarafından hatır taşıması ve müterafik kusur savunmasında bulunulmuştur.
818 sayılı Borçlar Kanunu"nun "tazminat miktarının tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK 51. md); hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş;"Tazminatın tenkisi" başlıklı 44.maddesinde (6098 sayılı TBK 52. md)ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK.’nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hâkim, tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
Somut olayda; dosya içerisinde bulunan alkol raporuna göre, davacının yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsü davalı ...’in 2,19 mg/dl alkollü olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, bu savunma üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması ve müteveffanın alkollü sürücünün aracına bilerek binmesinden dolayı müterafık kusur indirimi yapılıp yapılmayacağının tartışılması gerekmekte olup davalının savunmasına itibar edilmeyerek ve karar yerinde tartışılmayarak hüküm kurulmuştur.
Bu durumda mahkemece ceza dosyası da getirtilerek davalının müterafik kusur ve hatır taşıması savunmaları üzerinde durularak ve tarafların delilleri toplanarak tazminattan indirim yapılması gerekip gerekmediği hususu karar yerinde tartışılıp değerlendirilerek, kabul edilmesi halinde hatır taşıması ve müterafık kusur için ayrı ayrı %20
oranında indirim yapılması gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Mahkemece, hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde hükmedilen miktarlar üzerinden hesaplanan karar harcının davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Hükmedilen harcın, davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine mi yoksa Hazineye irat kaydına mı karar verildiğinin infazda tereddüte yol açacak ve çelişkili şekilde belirtilmesi isabetli olmamış, HMK"nun 297/2. maddesine uygun düşmeyecek şekilde infaz kabiliyeti bulunmayan hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
4-Davacı olarak, ...’e velayeten ... tarafından dava açılmış olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında davacı olarak sadece ...’in isminin yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Şirketine geri verilmesine 17.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.