14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9009 Karar No: 2018/7717 Karar Tarihi: 13.11.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/9009 Esas 2018/7717 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/9009 E. , 2018/7717 K.
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı ... aleyhine 06.05.2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve dahili davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava konusu 2244 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili ve dahili davalı ..., davanın kayıt malikine karşı açılmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili ve dahili davalı ... temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nin 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Öte yandan, 6100 sayılı HMK"nin 124. maddesi uyarınca, “Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” Somut olaya gelince; Dava konusu taşınmazda, dava açılmadan önce paydaş olan davalı ...’in payını 30.04.2015 tarihinde diğer davalı ...’a devrettiği, davacı tarafça HMK’nin 124. maddesi gereğince taraf değişikliği talebinde bulunulduğu ve mahkemece davacının taraf değişikliği talebi kabul edilerek davalı ... ’ın davaya katılımının sağlandığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, HMK’nin 124. maddesi uyarınca davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen davalı ... yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine ve adı geçen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve dahili davalı ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 13.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.