Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13308 Esas 2016/4088 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13308
Karar No: 2016/4088
Karar Tarihi: 07.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/13308 Esas 2016/4088 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı şirketten 2 yıl garantili silaj makinesi satın aldı ve 2 adet her biri 14.000 TL bedelli lehtar hanesi boş ve malen kaydı bulunan bono verdi. Aldığı mal ayıplı çıktı ve davalı malı iade almadı. Müvekkil malı bizzat davalıya teslim etti, ancak bedelsiz kalan bono müvekkiline iade edilmedi. Davalı şirket, boş bonoyu doldurarak anlaşmaya aykırı olarak bononun lehtar kısmına dava dışı kişinin adını yazdı. Bedelsiz bono dava dışı tarafından müvekkil aleyhine icra takibine konuldu. Davacı, icra takibine konu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine, bononun iptaline ve %20 tazminata karar verilmesini talep etti. Mahkeme, davalı şirketin icra takibinde takip alacaklısı olmadığı gibi dava konusu bonoda da yer almadığı, davalıya husumet yöneltilemeyeceği ve davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Karar, temyiz edildi ancak yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazları reddedildi ve hüküm onandı.
Kanun maddeleri: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2014/7-1522 E. ve 2015/188 K. sayılı kararında belirtildiği üzere, iki ayrı belge ile düzenlenip takip edilen borçlarda, ilk belgedeki borcun ödememesi sebebiyle takip yapılmaksızın, ikinci belgedeki borç esas alınarak icra takibi yapılabilir. Ancak bu durumun geçerli olabilmesi için, ilk belgedeki borçla ikinci belgedeki borçun aynı nitelikte ve miktarlı olması gerekmektedir.
19. Hukuk Dairesi         2015/13308 E.  ,  2016/4088 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten 2 yıl garantili silaj makinesi satın aldığını, karşılığında 2 adet her biri 14.000 TL bedelli lehtar hanesi boş ve malen kaydı bulunan bono verdiğini, alınan malın ayıplı çıktığını, ayıbı kabul eden davalının malı iade almadığını, bunun üzerine müvekkilinin malı bizzat davalıya teslim ettiğini, ancak bedelsiz kalan bononun müvekkiline iade edilmediğini, bu yönde davalıya keşide edilen ihtarnamenin de semeresiz kaldığını, davalı şirketin boş bonoyu anlaşmaya aykırı olarak doldurarak bononun lehtar kısmına davalı şirket ortağı olan dava dışı ....... isminin yazıldığını, bedelsiz bononun da dava dışı ....... tarafından müvekkili aleyhine icra takibine konulduğunu ileri sürerek, icra takibine konu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespitine, bononun iptaline ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu belirterek, davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, davalı şirketin icra takibinde takip alacaklısı olmadığı gibi dava konusu bonoda da yer almadığı, davalıya husumet yöneltilemeyeceği, ayrıca davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 07/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.