11. Hukuk Dairesi 2017/359 E. , 2018/6290 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... . Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/06/2016 tarih ve 2016/186-2016/533 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı; murisine ait banka hesabından banka personelince para çekilmesi nedeniyle alacak isteminde bulunduğunu, yapılan yaragılama neticesinde davanın reddedildiğini ve kararın aşamalardan geçerek kesinleştiğini, tazminat davasının kaynağını teşkil eden tediye fişinde taklit imza kullanıldığını, nitelikli bankacılık suçunun işlendiğini, kararın kamu düzenine aykırı olduğunu, tediye fişinin sahteliği nedeniyle ... Cumhuriyet Başsavcılığınca açılan soruşturma dosyasında zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, olayın hukuki ihtilaf olması nedeniyle eda davası açılması gerektiğinin kararda belirtildiğini, mahkemece verilen kararın savcılığın kararıyla çeliştiğini, sundukları mütaalaların dikkate alınmadığını, yargılama sırasında aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin karar verilmesinden sonra ele geçirildiğini, dava bittikten sonra 30.03.2014 tarihli bilimsel mütaalanın alındığını, bu rapora göre 2 adet banka makbuzundaki muris adına atfen atılı imzaların muris tarafından atılmamış olduğunun bildirildiğini, dosya içerisinde mevcut uzman mütaalasında da imzaların müteveffaya ait olmadığının bildirildiğini, mahkemece Adli Tıp Kurumu raporuna itibar edilerek makbuzlardaki imzanın müteveffaya ait olduğunun kabul edildiğini, mütaalalar ile bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, yerel mahkemenin verdiği kararın keyfi olduğunu ileri sürerek yargılamanın iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, talebin reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacının murisine ait banka hesabından banka personelince para çekilmesi nedeniyle alacak istemine ilişkin olduğu, davanın reddine karar verildiği, davacının murisi ... 02.07.2006 tarihinde öldüğü, davanın diğer mirasçıların muvafakatlarının sağlanması veya TMK m. 640/3 uyarınca yetkili mahkemece terekeye temsilci tayin ettirilmesi suretiyle görülmesi gerektiği, iştirak halindeki terekeye dahil bir hakka dayanarak mirasçılardan birinin sadece kendi payına yönelik olarak açtığı davanın ise dinlenilemeyeceği, bu nedenle davanın mirasçı ..."nun miras hissesine yönelik olması nedeniyle reddi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi yerinde görülmediğinden sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik gerekçe ile onandığı ve karar düzeltme aşamasından geçerek kesinleştiği, dava bittikten sonra bilimsel mütaala alınmasının, HMK m. 375- ç fıkrasında yer alan, aleyhine hüküm verilen tarafın, elinde olmayan nedenlerle elde edilen belgenin kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması hükmüne uygun düşmediği, davacının dava açma şartlarını yerine getirildiğine dair yeni bir belge ve bilgiyi yargılamanın iadesi sebebi olarak dosyaya sunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacının tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacının bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 15/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.