16. Ceza Dairesi 2019/3109 E. , 2019/6707 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.02.2018 tarih ve 2016/264 - 2018/38 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet
hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
I-a)Ayrıntıları Dairemizin 23.02.2017 tarih ve 2016/6920 Esas sayılı kararında belirtildiği üzere;
PKK/KCK sözde yürütme konseyinin öz yönetimden başka seçenek kalmadığına yönelik çağrısı üzerine, terör örgütünün amaca ulaşmak için gerçekleştirdiği stratejik hamlelerin en önemlilerinden birisi olan, yoğun olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ve ülkemizin değişik yörelerinde hakimiyet alanları oluşturmak için güvenlik güçlerine ve kamu binalarına topluca saldırı girişiminde bulunmak kararı kapsamında, PKK/KCK terör örgütünün şehirlerdeki milisleri ve kırsal alandaki örgüt mensuplarının silahları ile şehir merkezlerine gizlice girerek halkın arasına karıştıkları, zaman zaman bir kısım belediyelerin araç ve gereçlerini de kullanmak suretiyle insanların yoğun olarak yaşadıkları sokaklara, mahallelere hendekler kazarak el yapımı bomba ve düzenekleri yerleştirdikleri, umumun kullandığı karayollarına mayın döşeyerek patlamaya hazır hale getirdikleri, tonlarca patlayıcı yüklü kamyonlar, iş makineleri ve diğer araçlarla canlı bomba saldırıları hedefledikleri, güvenlik güçlerinin kamu düzenini ve bu yörede yaşayan vatandaşların güvenliğini sağlamak için operasyon yapma zorunluluğu sonucunda, örgüt mensuplarıyla güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalar sırasında daha önce yerleştirilen patlayıcıların infilak ettirilmesi ve bireysel ya da araçlarla gerçekleştirilen canlı bomba saldırılarıyla çok sayıda sivil vatandaş, kamu görevlisi ve güvenlik güçlerinin ölüm ve yaralanmasına sebebiyet verdikleri, bu süreçte yöre halkının oturduğu evleri terk etmelerini cebren engelleyerek canlı kalkan yaptıkları, yerleşim alanlarının teröristlerden ve patlayıcılardan temizlenmesi için sürdürülen operasyonların haftalarca sürdüğü, çok sayıda özel konut ve işyeri, okul, hastane gibi kamu konutları ve şehrin alt yapı tesislerinin ağır hasar görerek kullanılamaz duruma geldiği, bölge halkının büyük bir çoğunluğunun terör örgütünün kanunlara ve Devlet otoritesine itaatsizlik çağrısına itibar etmemesiyle, silahlı çatışmaya giren birçok örgüt mensubunun etkisiz hale getirilerek, yerleşim alanlarının, örgütün işgalinden ve patlayıcılardan temizlenerek, kamu düzeninin sağlandığı bilinen bir gerçektir.
Teşhis eden sıfatıyla Cumhuriyet savcısına müdafiisiz beyan ve teşhiste bulunan ..., kollukta kardeşinin kayıp olması nedeniyle beyan ve teşhiste bulunan ... ile kovuşturma aşamasında teşhis eden sıfatıyla Cumhuriyet savcısına müdafiisiz beyan ve teşhisi dosya arasına alınan başka dosya şüphelisi ...’ın sanık hakkındaki beyan ve teşhisleri ile bu beyanları destekler nitelikteki gizli tanık ifadelerinde, sanığın silahlı ve ideolojik eğitim alıp, YPS ve YDG-H içerisinde faaliyet yürüttüğünü, Yüksekova"da gerçekleşen olaylardaki hendek, çukur ve barikatların başında kaleşnikof silahla nöbet tuttuğunu, güvenlik güçlerine ve araçlarına molotoflu, taşlı saldırılarda bulunduğunu belirtmiş olmaları karşısında, sanığın kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs etme, nitelikli yaralama, güvenlik güçleriyle çatışmaya girme, meskun mahalle ya da kara yoluna mayın/patlayıcı madde yerleştirme -infilak ettirme, şehir sakinlerini zorla tutup canlı kalkan yapma, hastane, okul gibi kamu binalarını patlayıcı maddelerle tahrip etme gibi amaç suç yönünden elverişli/vahim olduğundan kuşku bulunmayan eylemlere asli fail veya şerik olarak iştirak ettiğinin kanıtlanması halinde hem araç suçlardan hem de TCK"nın 302. maddesinde düzenlenen amaç suçtan cezalandırılması gerekmekte olup, şehrin her tarafında işlenen ve fakat işlenişi üzerinde müşterek hakimiyeti bulunmayan veya şerik sıfatıyla katıldığı da mevcut delillere göre sabit olmayan vahim eylemlerden sorumlu olduğunun kabulü imkanı bulunmadığı da gözetilerek, sanığın, meydana gelen vahim eylemlere fail ya da şerik olarak katılıp katılmadığının tespiti bakımından, nöbet tuttuğu alanda vahim nitelikte bir eylemin gerçekleşip gerçekleşmediğinin ilgili birimlerden sorulması, gerçekleşmiş ise bu olaylarla ilgili soruşturma veya kovuşturma kapsamında savunma ya da ifadelerine başvurulan şahısların varsa sanıkla ilgili olanlarının tespiti ile ifade tutanaklarının onaylı suretlerinin dosya arasına temini, gerekli görülmesi durumunda ilgililerin dinlenmesi, sanığın vahim eylemlere iştirakinin tespiti halinde araç suçlardan da dava açılması için gereğine tevessül edilerek, dava açılması halinde her iki dosya birleştirilerek tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra, sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği; vahim eylemlere iştirakinin tespit edilememesi halinde ise; somut olayda sanığın Yüksekova"da gerçekleşen olaylardaki hendek, çukur ve barikatların başında kaleşnikof silahla nöbet tutmak şeklinde gerçekleşen eyleminin vahamet arzeden nitelikte bulunduğu ve TCK"nın 302. maddesinde yazılı Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin;
b)Dosya kapsamında iletişimin tespiti, dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin mahkeme kararları ile Tape Tutanaklarının bulunmaması; Tape Değerlendirme ve Tespit tutanağının, gizli tanığın Cumhuriyet savcısı huzurundaki beyan ve teşhisi ile ... ve ...’a ait ifade ve teşhis tutanaklarının ise onaysız fotokopiden ibaret olması ve sanık müdafilerinin iletişimin tespiti sonucu elde edilen tapelerle ilgili olarak sanık hakkında daha önce yürütülen soruşturma kapsamında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini savunmaları karşısında; anılan evrakların Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı veya onaylı örneklerinin dosya kapsamına alınması ile sanık müdafilerinin belirttikleri üzere, bahsedilen iletişimin tespiti dolayısıyla sanık hakkında yürütülen bir soruşturma olup olmadığının, varsa akıbetinin araştırılması gerektiği gözetilmeksizin hükme esas alınarak;
Eksik araştırma ve suç vasfında düşülen yanılgı sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
II-...’ın beyanının alındığı 31.01.2017 tarihli talimat duruşması zaptında başkan ve üye hakim Zafer Daşkın’ın; ...’ın ise beyanının alındığı 04.01.2017 tarihli talimat duruşması katibin fiziki ve elektronik imzalarının bulunmaması,
III-Kabul ve uygulamaya göre de;
İlk derece mahkemesinin "Sanık ..."un PKK/KCK terör örgütü üyeleriyle birlikte hareket ettiği, YPS eğitimi alıp, gençlik yapılanması YDG-H içerisinde faaliyet yürüttüğü, Yüksekova"daki gerçekleşen olaylardaki çukur ve barikatların başında kaleşnikof silahla nöbet tuttuğu, polis aracına doğru molotoflu ve taşlı saldırıda bulunduğu ...." şeklindeki kabulünün TCK"nın 302. maddesinde düzenlenen suça yönelik olmasına rağmen örgüt üyeliği suçundan karar verilerek gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında aleyhe temyiz bulunmadığından Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan tayin olunacak ceza yönünden CMK"nın 283 ve 307/4. maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.