2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2543 Karar No: 2019/13708 Karar Tarihi: 19.09.2019
Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/2543 Esas 2019/13708 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2019/2543 E. , 2019/13708 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Suça sürüklenen çocuğun, kapısı ve camı açık olan araçtan gündüz vakti cep telefonu çalması biçimindeki eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 141/1 maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun"un 142/1-b maddesi uyarınca hüküm kurulması, 2- 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK"nın 141/1. maddesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 3- Kabule göre de; a- 07/06/2014 tarihli tutanağa göre, şikayetçiye ait cep telefonunun, suça sürüklenen çocuğun yakalandığında cep telefonunu aldığını söyleyerek kendi rızası ile cebinden çıkararak polis memurlarına teslim etmesi suretiyle şikayetçiye iadesinin sağlandığı ancak telefon içindeki sim ve hafıza kartının iade edilmediğinin anlaşılması karşısında kısmi iadenin gerçekleştiği kabul edilerek, kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığı şikayetçiden sorulup sonucuna göre suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan ceza tayin edilirken, cezadan indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin, akıl hastalığı nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanunun 32/2. maddesinden sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmeyerek 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesine aykırı davranılması, c- Hükümde suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen adli para cezasının 5237 sayılı TCK.nun 52/4 maddesi gereğince süre ve taksit öngörülmesine yer olmadığına karar verilip, yine aynı hükümde verilen adli para cezasının aynı Yasanın 52/4 maddesi gereğince 10 eşit taksit halinde ödenmesine karar verilmek suretiyle hükümde çelişki yaratılması, d-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 19/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.