16. Hukuk Dairesi 2021/2063 E. , 2021/3100 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 48 parsel sayılı 669,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmaları sırasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak, taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde, davalı yararına, zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de davacı Hazine; davalı tarafın çekişmeli taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin asli değil fer’i nitelikte olduğu, zira davalı tarafın ecrimisil ödemek suretiyle taşınmaz üzerinde zilyetliğini sürdürdüğü iddiasında bulunmuş olup bu iddiası, dosya arasında yer alan bilgi ve belgelerin dava konusu taşınmaza ait olup olmadığı yöntemince araştırılmamış, tek ziraat bilirkişisinin verdiği raporla yetinilmiş, uyuşmazlığın çözümünde komşu parsel tutanak ve varsa dayanaklarından yararlanılmamış ve bir taşınmazın kullanım durumunu en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış, hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi tarafından incelenmesi gerekirken, hava fotoğrafı incelemesi bu konuda uzmanlığı bulunup bulunmadığı anlaşılamayan orman mühendisi bilirkişisi tarafından yapılmış olması nedeniyle, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmaza komşu tüm taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile dayanağı olan kayıtlar, davalı iseler dava dosyaları, oluşmuşsa tapu kayıtları getirtilerek dosyasına konulmalı, dosya arasında bulunan davalının eşine ait dilekçede bahsi geçen ve Hazineden kiralanmak istenen yer ile dava konusu taşınmazın aynı yer olup olmadığı belirlenmeli, bundan sonra çekişmeli taşınmaz başında; yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazın kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne süreden beri ve hangi hukuki nedene dayalı olarak kullanıldığı, zilyetliğin asli nitelikte mi fer’i nitelikte mi olduğu, dosya arasında bulunan davalının eşine ait dilekçede bahsi geçen ve Hazineden kiralanmak istenen yer ile dava konusu taşınmazın aynı yer olup olmadığı, dava konusu taşınmazla ilgili olarak davacı Hazine tarafından davalıya ecrimisil tahakkuk ettirilip ettirilmediği ve davalı tarafça ecrimisil ödenip ödenmediği sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında oluşacak çelişkiler yöntemince giderilmeli; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yaptırılarak, taşınmazın hava fotoğraflarının çekildiği tarihlerdeki niteliği, kullanım durumu, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığı, taşınmaz üzerindeki imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığı ve tamamlandığı, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığı hususlarını açıklayan rapor alınmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan, nizalı taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğini, taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun bir zilyetlik bulunup bulunmadığını, bulunmakta ise zilyetliğin hangi tarihte başladığını ve ne şekilde sürdürüldüğünü, taşınmazın toprak yapısını ve bitki örtüsünü açıklayan, taşınmazın her yönünden tüm özelliklerini gösterir şekilde çekilmiş ve üzerinde taşınmazın sınırlarının kabaca işaretlendiği fotoğraflarının eklendiği, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli; davalı tarafça ecri misil ödendiğinin anlaşılması halinde, ödemenin cebri icra tehdidi altında yapıldığının kanıtlanamaması halinde davalı tarafın Hazinenin üstün (mülkiyet) hakkını kabul etmiş sayılacağı düşünülmeli; ödemenin, cebri icra tehdidi altında yapıldığının anlaşılması halinde ise zirai bilirkişiden alınacak raporda belirtilen ağaç yaşları (zeytin ağaçlarının deliceden aşılamış olması halinde ise aşı yaşları) da dikkate alınarak toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.