16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2140 Karar No: 2019/6699 Karar Tarihi: 07.11.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/2140 Esas 2019/6699 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme Ceza Dairesi, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararını kaldırdı ve TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine hükmetti. Ancak, ceza süresi yönünden yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle sanık müdafiinin duruşmalı inceleme istemi reddedildi. Kararın temyiz edilmesi üzerine, temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi ve yapılan incelemede, sanık müdafiinin sair temyiz itirazları reddedildi. Ancak, ceza miktarının belirlenmesinde yanılgıya düşüldüğü ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda hüküm kurulması gerektiği belirtildi. Bu nedenlerle hükümlerin öncelikle bu sebepten dolayı bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri detaylı ve açıklayıcı bir şekilde eklenmedi.
16. Ceza Dairesi 2019/2140 E. , 2019/6699 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Amasya Ağır Ceza Mahkemesinin 29.03.2018 tarih, 2017/486 Esas-2018/237 Karar sayılı kararının kaldırılarak sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Uygulamada bir bir isabetsizlik bulunmamışsa da, gerekçeli kararda; “dosya kapsamına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekmesine rağmen, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek, üst sınıra yakın olacak şekilde belirlenmesi suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayininde isabet bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak sanığın müsnet suçtan alt sınırdan hakkaniyete uygun şekilde uzaklaşılarak ceza tayini suretiyle cezalandırılmasına ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur” denilmesine rağmen, hüküm kısmında ilk derece mahkemesi ile aynı uygulamalar yapılması suretiyle gerekçe ve hüküm arasında çelişki oluşturulması, 2- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Amasya Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.