Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1796
Karar No: 2021/3099
Karar Tarihi: 01.04.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/1796 Esas 2021/3099 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2021/1796 E.  ,  2021/3099 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 122, 123, 129 ve 112 ada 1 parsel sayılı sırasıyla 3.469.58, 4.781.59, 4.054,48 ve 4.222,33 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 107 ada 129 parsel mezarlık vasfıyla davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği adına; 107 ada 122, 123 ve 112 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle sırasıyla ..., ... ve Hacı Veli Aras adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi, taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden mera vasfında olduğu iddiasına dayanarak, tapu iptali ve Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında müdahil Hazine aynı iddiayla davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, müdahil davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı köy tüzel kişiliği tarafından dava konusu edilen 107 ada 129 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle köy mezarlığı olarak davacı köy adına tescil edilmiş olduğu, davacı köy tüzel kişiliği temsilcisi olarak köy muhtarının bu taşınmaz yönünden davasından feragat ettiği, yine dava konusu edilen 112 ada 1 parselin de köy tüzel kişiliğine ait taşınmaz olmadığının davacı köy tüzel kişiliği temsilcisi köy muhtarı tarafından beyan edildiği, 107 ada 122 ve 123 parsel sayılı parseller yönünden yapılan araştırma ve inceleme neticesinde, dava konusu taşınmazların evvelce ... İli ... halkından olan ... tarafından tarımsal amaçlı olarak kullanıldığı, daha sonra dava konusu taşınmazın ... köyü halkından Nesip Dündar isimli kişiye satıldığı, dava konusu taşınmazın mera olarak kullanılmadığı, ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu raporuna göre de dava konusu taşınmazların, komşu mera ile bitki örtüsü, toprağın tekstür ve sütrüktürü bakımından farklılık gösterdiği gerekçeleriyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, dava konusu taşınmazların vasfı ile üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ve niteliği kesin olarak belirlenmemiş; dava konusu taşınmazların sınırında mera olarak sınırlandırılan taşınmazlar bulunmasına rağmen yeterli mera araştırması yapılmamış; 129 parsel sayılı taşınmazın sınırında kanal bulunduğu halde keşif heyetinde jeolog bilirkişi yer almamış; bir arazinin niteliğinin, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar ihyanın tamamlandığı tarihin, üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresinin ve sürdürülüş biçiminin belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yararlanılmamış ve dava konusu 112 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kuzeyinde bulunan 107 ada 73 parsel ile 107 ada 129 parsel sayılı taşınmazların ifraz edildiği göz ardı edilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini en iyi belirleme yönteminin hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu gözetilerek, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik çift hava fotoğrafları Harita Genel Müdürlüğünden, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya ikmal edildikten sonra komşu köylerden seçilecek taşınmazı iyi bilen, elverdiğince yaşlı ve davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler, aynı köyden seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeolog bilirkişi ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif icra edilmeli ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, dava konusu taşınmazların evveliyatındaki niteliklerinin ne olduğu, üzerilerindeki zilyetliğin ne zaman başladığı, zilyetliğin ne kadar süreyle ve ne şekilde sürdürüldüğü, taşınmazların ilk maliki, intikali, tasarrufu, öncesinin mera olup olmadığı, meraya doğru genişleme ile elde edilmiş olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı olarak bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde ise yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; taşınmazların görüntüsü ve taşınmazlar ile mera parselleri arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarındaki mahkeme hakimin gözlemi keşif tutanağına yansıtılmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların niteliğini ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, çekişmeli taşınmazlar ile mera parselleri arasında doğal ya da yapay ayırıcı sınır bulunup bulunmadığını, çekişmeli taşınmazların evveliyatının mera olup olmadığını, komşu parsellerle karşılaştırılmalı biçimde çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu parsellerden nasıl ayrıldığını açıklayıp, taşınmazları değişik yönlerden gösterir fotoğrafları da içerir raporlar alınmalı; hava fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanına tevdi edilerek taşınmazların geçmişteki niteliği, sınırları ve mera ile ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında dosya üzerinden rapor alınmalı; jeolog bilirkişiden, dava konusu 107 ada 129 parsel sayılı taşınmazın sınırında kanal bulunduğu gözetilerek taşınmaz içerisinde fiilen kullanılan kanal bulunup bulunmadığını belirten, fotoğraflarla desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli ve bundan sonra 107 ada 73 parsel ile 107 ada 129 parsel sayılı taşınmazların başka parsellere ifraz edildiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece bu hususlar gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi