11. Hukuk Dairesi 2017/280 E. , 2018/6270 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23/05/2016 tarih ve 2014/894-2016/418 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının kimliğinin çalındığını, kimlik bilgileri kullanılarak adına bir çok şirket kurulduğunu, bu şirketlerden birinin de ... Mühendislik Ticaret ... olduğunu öğrendiğini, belgelerdeki imzaların kendisine ait olmadığını, adına telefon hatları alındığını, çekler düzenlendiğini, bankalardan kredi çekildiğini, yapılan şikeyetler sonucu hakkında açılmış olan ceza davalarından beraat ettiğini, %70 oranında özürlü olduğunu, bu şirketle herhangi bir ilgisinin olmadığını iddia ederek, ... Mühendislik Ticaret ... unvanlı firmanın sicildeki kaydının silinmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davalı ... Müdürlüğünün yapılan tescillerde bir ihmalinin bulunmadığını, .... 34. madde ve Ticaret Sicil İç Tüzüğü 28. madde hükümleri çerçevesinde işlem yapıldığını iddia ederek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; Ticaret Sicil Müdürlüğüne sunulan evraklarda bulunan imzaların davacının eli ürünü olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alındığını, raporda Ticaret Sicil Müdürlüğüne sunulan belgelerdeki imzaların davacı ..."a ait olmadığının tespit edildiğini, dolayısıyla davacının imzaların kendisine ait olmadığı iddiasını resmi bilirkişi raporuyla ispatladığı gerekçesiyle davacının ... Mühendislik İklimlendime Tic. ... unvanlı işletmeden dolayı kurucu olmadığını baştan ya da sonradan ortak sıfatı olmadığının kabulüne, sözü geçen ticari işletmeye dair ... Ticaret Odasına yapılmış olan kaydın terkin edilerek silinmesine, davacının sözü geçen tescil ve belirtilen işletmeyle ilgili olarak borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, ticaret sicil kaydının silinmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu firmanın ... nezdindeki kaydının silinmesine ve davacının bu işletmeyle ilgili olarak borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Ancak davacı, dava dilekçesinde % 70 oranında özürlü olduğunu, çalınan kimliğiyle davalılar tarafından işlem yapıldığını, kurulan şirketle bir ilgisinin bulunmadığını iddia ederek firma kaydının silinmesini talep etmiştir. Dosya içinde bulunan 16/12/2010 tarihli özürlü sağlık kurulu raporuna göre davacının hastalığı orta derecede mental retardasyondur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 397. maddesinde "vesayet makamının sulh hukuk mahkemesi" olduğu aynı Kanun"un 405. maddesinde ise "akıl hastalığı veya akıl zayıflığı durumunda kişiye vasi tayini gerektiği" düzenlenmiştir. Bu durumda davacıya vasi tayininin gerekip gerekmediği hususunda Türk Medeni Kanunu"nun 397. ve 405. maddeleri gereğince görevli sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunularak vesayet makamınca verilecek karara göre davacının dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı konusunda bir değerlendirme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.