Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/6154 Esas 2018/6698 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6154
Karar No: 2018/6698

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/6154 Esas 2018/6698 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Batman 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıkların vergi usul kanununa muhalefet suçundan yargılandığı ve birleştirme kararı sonucunda katılan kurumun da davanın birleşen kısmına katıldığı belirtilmiştir. Sanıklara yüklenen suçun nedeniyle zarar gören katılan kurumun, kamu davasına katılma hakkı olduğu vurgulanmıştır. Mahkeme, sanıkların suçlarından dolayı beraat hükümleri kurmuştur. Ancak, katılan kurumun temyiz itirazları incelenerek sanıklar hakkındaki beraat hükümlerinin bozulması gerektiği kararına varılmıştır.
Kararda, sanıkların sahte fatura düzenlemek suçlamasıyla yargılandığı belirtilmiştir. İlk sanığın 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlediği ve yargılama sürecinde zamanaşımı nedeniyle davanın düşürüldüğü belirtilirken, diğer sanıkların 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenledikleri iddiasıyla yargılandığı ifade edilmiştir. Ancak, sanıkların suçlarına ilişkin yeterli delil sunulamadığı için beraat hükümleri verildiği belirtilmiştir.
Kararda bahsedilen kanunlar ise şu şekildedir:
- 5271 sayılı CMK'nın 237/2 maddesi: birleşen dava kapsamında zarar gören bir kişinin dava sürecine katılma
11. Ceza Dairesi         2016/6154 E.  ,  2018/6698 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Beraat

    Batman 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.05.2010 tarihli 2010/645 E. 821 K. sayılı birleştirme kararından sonra yapılan duruşmada sanıkların cezalandırılmalarını talep eden katılan kurum vekilinin birleşen davaya da katılma arzusunda olduğu değerlendirilmekle, sanıklara yüklenen sahte fatura düzenleme suçundan doğrudan zarar görmesi nedeniyle kamu davasına katılma hakkı bulunan katılan kurumun 5271 sayılı CMK"nin 237/2 maddesi uyarınca birleşen davaya da katılan, hazine vekilinin de katılan vekili olarak kabullerine karar verilerek yapılan incelemede:
    Katılan vekilinin temyizinin sanıklar ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik olduğu kabul edilmiştir.
    I.Sanık ... hakkında “2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen “2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
    II.Sanıklar ... ve ... hakkında “2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Şanal Müzik ... Ltd. Şti.nin ortağı olan sanık ... ile ... Oto Lastik ... Ltd. Şti.nin yetkilisi ve ortağı olan sanık ...’ın 2006 ve 2007 takvim yılında sahte fatura düzenledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında, yüklenen suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;
    1. Sahte fatura düzenleme suçunun maddi konusunun fatura olması; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinin 1. fıkrasında, faturalarda bulunması zorunlu olan bilgilerin neler olduğunun belirtilmesi, aynı Kanun’un 227. maddesinin 3. fıkrasında ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır."" hükmünün yer alması; suç konusu faturaların dosya içinde bulunmadığının ve getirtilip duruşmada incelenmediğinin anlaşılması karşısında; 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturalardan, her takvim yılına ait kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının veya onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesi ve 213 sayılı Kanun’un 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin tespit edilmesi,
    2.Faturaların zorunlu bilgileri içerdiğinin tespit edilmesi durumunda;
    a)Faturaların sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
    b)Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olmadığının anlaşılması halinde ise; faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,

    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 11.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.