Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/1069 Esas 2018/6689 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1069
Karar No: 2018/6689
Karar Tarihi: 11.09.2018

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/1069 Esas 2018/6689 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünü onamıştır. Ancak, Dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemelerde suça konu bononun önceden doğan borç karşılığında verilip verilmediği hususunda sanık ile katılan şirket yetkilisinin yeniden beyanlarına başvurulması ve varsa ticari ilişkiye esas olan fatura ve benzeri belgelerin getirtilip incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, yazılı hüküm bozulmuştur.


5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi - İki veya daha çok suç oluştuğunda, suçların ağırlığına göre hapis cezası verilir.

1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi - Bozma, değiştirme veya yenileme hallerinde, karar veren veya kararı inceleyen mahkeme veya mahalli idare mahkemesinin yerine yeniden karar verecek merci, başka bir kanunda belirtilmedikçe inceleme yapan mahkemenin bir üst mahkemesidir.

5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi - Bozulan hükmün yerine yeniden bir hüküm kurulabilmesi için gerekli olan işlemlerin yapılması ve yargılamanın yenilenmesi işlemi, bozma kararının onanması halinde şikayet yerine getirildikten sonra yapılır.
11. Ceza Dairesi         2016/1069 E.  ,  2018/6689 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I. Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II. Dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 tarihli ve 6/8-69 sayılı kararı ile buna uyumlu Daire kararlarında da açıklandığı üzere, önceden doğmuş borca karşılık sahte senet verilmesi halinde dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı cihetle; sanığın aldığı mal karşılığında suça konu bonoyu katılan şirkete verdiği iddia ve kabul edilen olayda, yüklenen suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, suça konu bononun önceden doğan borç karşılığında verilip verilmediği hususunda sanık ile katılan şirket yetkilisi Ahmet Duran Üzümcü’nün yeniden beyanlarına başvurulması, varsa aralarındaki ticari ilişkiye esas olan fatura ve benzeri belgelerin getirtilip incelenmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 11.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.