Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/5499 Esas 2014/9506 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/5499
Karar No: 2014/9506
Karar Tarihi: 23.09.2014

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/5499 Esas 2014/9506 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Adana 3. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 29.04.2014 tarihinde 2013/521-2014/297 numaralı dosyada, bir kişinin başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu işlediği gerekçesiyle yargılandığı belirtilmiştir. Sanığın kendisini mağdur olarak tanıttığı belirtilerek yapılan suçlamada, suçun resmi belge düzenlemesiyle ilgili olduğu ve yalan beyanda bulunma suçu oluşturduğu ifade edilmiştir. Ancak, suç vasfına hatalı bir şekilde karar verildiği ve mahkemenin görev alanının farklı olduğu belirtilerek, hüküm BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 268. maddesi: Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu
- TCK'nın 206. maddesi: Resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu
- TCK'nın 267/1. maddesi: Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin, suçun oluşması için kullanılması suçu ve cezası
- 5235 Sayılı Kanun'un 11. maddesi: Asliye Ceza Mahkemesinin görev alanı

9. Ceza Dairesi 2014/5499 E. , 2014/9506 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 9 - 2014/200141
Mahkemesi : Adana 3. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29.04.2014
Numarası : 2013/521 - 2014/297
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- TCK"nın 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için, failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacının bulunması gerektiği, somut olayda; hakkındaki yakalama emirlerinin infazı için aranan sanığın bulunduğu aracın şüphe üzerine durdurulması sırasında yakalama emirlerinin infazından kurtulmak amacıyla kendisini mağdur T.. Ö.. olarak tanıtması şeklinde gerçekleşen olayda eylemin mahkemenin görevi kapsamında kalan ve TCK"nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabul edilen suç vasfı ve uygulamaya göre de; TCK"nın 268. maddesi yollaması ile 267/1. maddesinde öngörülen cezanın süresi itibariyle delilleri takdir ve davaya bakmanın 5235 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca Asliye Ceza Mahkemesinin görevine girdiği, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 23.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.