Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/4975 Esas 2017/9623 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4975
Karar No: 2017/9623

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/4975 Esas 2017/9623 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2016/4975 E.  ,  2017/9623 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, lehine hükmolunan tazminat ve nafaka miktarları yönünden, davalı-karşı davacı erkek ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Mahkemece; davalı-karşı davacı erkek ağır kusurlu kabul edilerek her iki dava yönünden de boşanma kararı verilmiştir. Davalı-karşı davacı erkek, kadının "telefonuna kendi ismini insan değil şeklinde kaydettiği" vakıasına dayanmamıştır. Davalı-karşı davacının dayanmadığı vakıaların hükme esas alınması mümkün değildir (HMK m.25/1). Bu nedenle belirtilen eylem kadına kusur olarak yüklenemez. Şu hale göre mahkemece davalı-karşı davacı erkeğin davasının reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de, erkeğin kabul edilen boşanma davası temyizin kapsamı dışında bırakılmak suretiyle boşanma hükmü kesinleştiğinden bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin tüm, davacı-davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
    2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı İle ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Yaşar"a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 143.50 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Selma"ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.