Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/258 Esas 2017/1640 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/258
Karar No: 2017/1640
Karar Tarihi: 06.03.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/258 Esas 2017/1640 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/258 E.  ,  2017/1640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi



    Davacı, Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin ve başlatılan takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    1-Davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava, ödeme emrinin iptali talebine ilişkindir.
    Mahkemece, davacının 2012/11. dönem borcundan sorumlu olmadığının tespitine ve bu aya ilişkin prim borcunun iptaline hükmedilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 58. maddesi oluşturmaktadır. Ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak anılan maddeye dayalı açılacak dava “menfi tespit” niteliğinde olup, “böyle bir borcu olmadığı” veya “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” iddiaları dışında başka bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir.
    6183 sayılı Kanun’un 58. maddesinin 5. fıkrasında ise, itirazında tamamen veya kısmen haksız çıkan borçludan, hakkındaki itirazın reddolunduğu miktardaki amme alacağının %10 zamlı olarak tahsil edileceği düzenlenmiştir.
    Mahkemece davacının 2012/11. dönem borcundan sorumlu olmadığının tespiti ve bu aya ilişkin prim borcunun iptali ile fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermekle yetinmek gerekirken davacı yararına kurum aleyhine %10 tazminata hükmedilmesi isabetsizdir.
    Öte yandan kurum yararına vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderine kabule göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK"un 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının 1. maddesi tümüyle silinerek yerine "Davacının 2012/11. dönem borcundan sorumlu olmadığının tespitine ve bu aya ilişkin prim borcunun iptali ile fazlaya ilişkin istemin reddine" hüküm fıkrasının 3. maddesi tümüyle silinerek yerine "Davacı tarafça yapılan toplam 560.00 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre 280.00 TL"sinin davalı Kurumdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına" hüküm fıkrasına 4. maddeden sonra gelmek üzere 5. madde eklenerek " Davalı Kurum kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan..."ne göre 1.800,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Kuruma verilmesine" sözcük ve rakamlarının eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA 06.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.