Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/8281 Esas 2014/9487 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/8281
Karar No: 2014/9487
Karar Tarihi: 23.09.2014

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/8281 Esas 2014/9487 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, muhafaza görevini kötüye kullanma suçunu işleyen sanığa teslim edilen hacizli malları koruma ve yetkili merci tarafından istenildiğinde kendisine teslim edilen yerde iade etmekle yükümlü olduğunu hatırlattı. Sanığın teslim edilen malları satma, yok etme, kaybetme gibi teslim amacı dışında tasarrufta bulunduğunun iddia edilmediği belirtilirken, malların satış yerine götürülmemesi de eylemin teslim amacı dışında bir tasarruf olarak değerlendirilemeyeceği ifade edildi. Bu nedenle, yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığına hükmedilerek sanığın beraatine karar verildi. Kararda ayrıca, beraat yerine sanığın mahkumiyetine karar verilmesinin kanuna aykırı olduğu vurgulandı. Kanun maddeleri olarak, muhafaza görevini kötüye kullanmanın cezai yaptırımı Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesinde yer almaktadır.

9. Ceza Dairesi 2013/8281 E. , 2014/9487 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 4 - 2011/322705
Mahkemesi : Bucak Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 16.06.2011
Numarası : 2010/165 - 2011/290
Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun failinin, kendisine yediemin olarak teslim edilen hacizli malları saklayarak koruma ve yetkili merci tarafından istenildiğinde kendisine teslim edilen yerde iade etmekle yükümlü olduğu, yediemin olarak teslim edilen malların, tebligata rağmen satış yerine götürülmemesinin, teslim amacı dışında tasarrufta bulunma sayılamayacağı, iddianamede; sanığın teslim edilen malları satma, yok etme, kaybetme gibi teslim amacı dışında tasarrufta bulunduğunun da iddia edilmediği, sanığın hacizli malı icra dairesi tarafından belirlenen gün ve saatte satış yerine götürmemesi biçimindeki eyleminin teslim amacı dışında bir tasarruf olarak değerlendirilemeyeceği, bu nedenle yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 23.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.