13. Hukuk Dairesi 2015/28577 E. , 2017/5569 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı ... Bakanlğı vekili avukat... ile davalı ... vekil...ve davalı Asil ..."un gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; ... ... Göğüs Kalp ve Damar Hastalıkları Eğitim Hastanesinin gerek kendi ihtiyaçları gerek ise ... Meslek Hastalıkları Hastanesi için ... ve ... cihazlarının bakım, onarım ve yedek parçaları ile kit ve solüsyon alımlarında usulsüzlük yapıldığının Bakanlık Müfettişlerince ortaya çıkarıldığını; 30.06.2004 tarihli müfettiş raporunda, satıcı firmalar ... ve ondan yetki alan ... Laboratuvar firmalarının rayicin, çok üstünde yüksek bir bedelle, bu tıbbi cihaz, malzeme ve bakım işini sağladıklarını; Akın laboratuarının bir çok alımda tek yetkili olarak ihaleye girip fiyat verdiğini, bir kısım ihalelerde ise paravan şirketler kullanılarak bu şirketlere çok yüksek fiyat talep ettirip, en elverişli teklifin davalı firma tarafından yapılmış intibaının yarattığını, ancak soruşturmada paravan firmaların bu tekliflerden haberleri olmadığı hususunun ortaya çıktığını; satın alma komisyonunda yer alan Baştabip ..., Baştabip Yardımcısı ..., Üye Müdür ...’ un komisyon üyesi olarak görevlerini layığı ile yapmamak, tüm alımlarda yer alan personel ..."nin de tüm alımlarda bu firmalara iştirakçi olarak katılıp; neticeten 103.663,82 TL ... zararına neden olduklarının tespit edildiğini ileri sürerek; bu bedelin zarar tarihinden itibaren 6183 Sayılı Amme Alacakları tahsili Kanunu gereğince işleyecek yasal faizi ile beraber davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalılarca temyizi üzerine Dairemizin 2010/8993 E. ve 2011/4162 K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş; bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde Mahkemece bu kez davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eldeki dava ile davalıların filleri neticesi, yapılan ihaleler nedeni ile zarara uğradığını ileri sürerek tazminat talebinde bulunmuş, davalılar ise davanın reddini dilemişlerdir. Davanın kabulüne dair kararın davalılarca temyizi üzerine Dairemizin 2010/8993 E. ve 2011/4162 K. sayılı ilamı ile; davacının dava konusu zarara neden olunduğu belirtilen ihaleler nedeni ile bir zarara uğrayıp uğramadığı hususunun araştırılması gerektiği, bu amaçla yapılan ihalelere ilişkin olarak tüm belgeler getirtilerek, ihalelerin gerçekleştiği tarihler itibariyle fiyat araştırması yapılıp yapılmadığı, belirlenen fiyatların piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığı, davalı firmalar dışında başkaca firmalara ihale için teklif götürülüp götürülmediği v.b hususlar ile neticeten dava dilekçesine konu hususların sabit olup olmadığı hususlarının uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılarak, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli, gerekçeli raporla belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada yeni bilirkişi heyetinden rapor alınarak davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki; bozma ilamına uyulmuş olmasına rağmen, alınan bilirkişi raporunun bozma ilamında belirtilen hususları açıklığa kavuşturmadığı, davalı şirketlerin sorumluluğu bulunup bulunmadığı hususlarının tartışılmadığı, böylece bozma ilamının gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.
O halde Mahkemece, konusunda uzman bilirkişi heyetinden bozma gereklerini karşılar şekilde taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.