Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : 1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi; 2-Alacaklının genel haciz yoluyla başlattığı icra takibinde İİK.nun 68/1. maddesinde yer alan ve mücerret borç ikrarını içeren bir belgeye dayanmadığı tartışmasızdır.Ancak borçlu icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde " borcun ödendiğinin" ileri sürdüğü görülmektedir. Borçlu borç doğuran hukuki ilişkiyi kabul edip itirazını ödeme olgusuna dayandırdığına göre itirazın kaldırılması isteminin mahkemede incelenmesi sırasında alacaklının artık İİK.nun 68/1. maddesinde belirtilen bir belgenin mevcut olup olmadığı üzerinde durulmasına gerek yoktur. Çünkü anılan maddede yazılı belgelerle ispatlanacak olan hukuki ilişki ve borçtur. Borçlu hukuki ilişkiyi ve borcu kabul edip ödediğini ileri sürdüğüne göre kabul edilen hususun ayrıca İİK.nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatına yer olmadığı düşünülmelidir.(H.G.K.4.12.1985 tarih 12/27-984). Bu durumda borcun ödendiği de 68 maddede yazılı belgelerle kanıtlanamadığından itirazın kaldırılması yerine reddi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.