13. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4139 Karar No: 2017/5563 Karar Tarihi: 04.05.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/4139 Esas 2017/5563 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2017/4139 E. , 2017/5563 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki satıcının hakem kurulu kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulması istenilmekle, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı şirket vekili; davalı tüketicinin müracaatına konu Yenişehir Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı"nın 6/11/2014 tarih ve 2014/16685 sayılı kararının usul ve yasaya aykırılık içerdiğini, bu nedenle heyet kararı aleyhine mahkemeye başvurduğunu, talebi kabul edilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmediği gibi yargılama giderlerinin de üzerinde bırakıldığı ileri sürerek, anılan mahkeme Kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, Yenişehir Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 06/11/2014 tarih ve 16685 sayılı kararının İPTALİNE, karar verilmiş, miktar itibariyle kesin olan hüküm Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacı bankanın davaya konu kredi belgelerini hakem heyetine süresinde ibraz etmeyerek, hakem heyetince yanlışkarar verilmesine sebebiyet verdiği kabuledilerek davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yerolmadığına kararverilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bukısım yönünden kanun yararına bozma talebinde bulunmuştur.Davalı,davacı bankadan kullandığı ticari kredi nedeniyle hakem heyetine başvurmuş, hakem heyetincede talebi kabuledilerek 255,00TLnin iadesine karar verilmişsede, davalının, davacı bankadan çektiği kredinin türünü bilmediği düşünülemez. Bu durumda tüketicinin kusursuz olduğundan söz edilemez. O halde davacı hakem heyeti kararı sonrası kendine tanınan yasal hakkını kullanarak dava açmış, sonuçta mahkemece davacının talebinin kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda davalı vekalet ücretinden ve yargılama giderlerinden sorumludur. Mahkemece davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi, yine yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın HUMK 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma talebinin kabulü ile hükmün sonucuna etkili olmamak üzere davacı yararına BOZULMASINA, 04/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.