Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4931 Esas 2019/6657 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4931
Karar No: 2019/6657
Karar Tarihi: 23.10.2019

Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4931 Esas 2019/6657 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve TCK'nın 302/1 ve 31/3, CMK'nın 283/1 ve 307/4, TCK'nın 63 maddeleri uyarınca hüküm giyen bir suçlu için yapılan temyiz sonrasında verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesinin verdiği kararın bozulmasına uyularak yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı sonucuna varılmıştır. Hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlenen aşamalarda, suça sürüklenen çocuk müdafiinin ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri ise TCK'nın 302/1 ve 31/3, CMK'nın 283/1 ve 307/4, TCK'nın 63'tür. TCK'nın 302/1 maddesi devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçunu tanımlamakta, 31/3 maddesi ise suçun işlenmesi için teşvik, öğüt veya yardım eden kişileri de kapsamaktadır. CMK'nın 283/1 maddesi temyiz yoluna başvurulması hakkındadır ve CMK'nın 307/4 maddesi ise temyiz incelemesi sonrasında kararın onanması ile ilgilidir. TCK'nın 63'ü ise suçun işlenmesinde yaşı, akıl sağlığı, pişmanlık gibi faktörlerin et

16. Ceza Dairesi 2019/4931 E. , 2019/6657 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.12.2017
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma
Hüküm : İlk derece mahkemesi hükmünün CMK’nın 280/2 maddesi uyarınca ortadan kaldırılmasına; TCK’nın 302/1 ve
31/3, CMK’nın 283/1 ve 307/4, TCK’nın 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 23.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.