MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
V

Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kur"a sonucu kendisine isabet eden dairenin müvekkiline teslim edilmediğini, kooperatif tarafından aidat ödemelerine ilişkin haksız olarak ve fahiş oranda faiz talep edildiğini belirterek müvekkiline ait olan dairenin teslim tarihi tespit edilerek, bu daireden davacıya ödenmesi gereken kira bedelinin tespitine, davacının tüm taleplerine rağmen davalı kooperatifin temerrüde düşmesi sonucu davacıdan talep edilen aylık % 10 faizin kooperatifin temerrüdü nedeniyle davacıdan talep edilemeyeceğinin tespitine, davacının ödemeleri ve dairesi de tespit edilerek aylık kira bedelinin kooperatif aidatından mahsup edilerek varsa kalan borcun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ortağın kooperatife karşı olan yasal yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının 2000 yılından bu yana hiç ödeme yapmadığını, o tarih itibariyle yaptığı ödeme miktarının 1.964,00 TL olduğunu, aidatlarını ödemeyen ortağa daire tahsisi yapılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davacıya konut teslimi yapılmadığını, davacının hak etmediği bir dairenin kirasını isteyemeyeceğini, aidat borçlarından mahsup da edemeyeceğini, aylık %10 gecikme zammının kooperatif genel kurullarında kararlaştırıldığını, müvekkilinin bir temerrüdünün söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının genel kurullarda alınan kararlar doğrultusunda aidat ödeme borçlarını yerine getirmediği ve bu nedenle kendisine tahsis edilen dairenin teslimini talep hakkının bulunmadığı, dairenin teslim edilmemiş olması nedeniyle veya başka bir şahsa tahsis edilmiş olması nedeniyle kira bedeli talep etme ve bunları aidat borcuna mahsup etme hakkı bulunmadığı, davalının temerrütünden söz edebilmek için, davacının ödemeyi yapmak istediği halde davalının bu ödemeyi almaktan kaçındığını ispat etmesi gerektiği ancak davacının bu konuda hiçbir kanıt sunmadığını dolayısıyla, davalının mütemerrit durumda olduğundan söz edilemeyeceği, uygulanacak faizin oranı konusunda TBK"nın 120/2. maddesinin uygulanacağı hususunun açık olduğu ancak, bu hususun davalının ödeme yapacağı sırada veya açılacak bir tahsil davasında değerlendirileceğini, davacının bir kira alacağı bulunmadığından bir mahsuptan da söz edilemeyeceğini, davacının kooperatif üyesi olduğunu ve toplam 1.200,00 TL ödeme yaptığı, bunun dışında ödenmemiş aidat borçlarının
bulunduğunun tespit edildiği, davacının kooperatif ortağı olduğundan bahisle ödemeleri oranında tazminat talep hakkı veya üyelikten ayrılarak yaptığı ödemelerin iadesini talep hakkı şeklinde davaya konu tespit taleplerinin yerinde görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.