Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2086
Karar No: 2019/4939
Karar Tarihi: 08.07.2019

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/2086 Esas 2019/4939 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum edilmesine karar vermiştir. Ancak, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması sebebiyle mahkûmiyet hükmüne hükmedilmiştir. Temyiz itirazları değerlendirilirken, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi ve 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi sanık lehine hükümler içermektedir. Bu nedenle, sanığın daha önce işlediği suçlara ve tedavi/denetimli serbestlik tedbirlerine ilişkin durumun araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından yapılan işlemlerin usulüne uygun olmadığı da vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise aşağıdaki gibidir:
- 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi (5. fıkra)
- 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi (3. fıkra)
10. Ceza Dairesi         2018/2086 E.  ,  2019/4939 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi sanık lehine hükümler içermekte olup, öncelikle; 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesinin olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı bu suç tarihinden önce açılmış başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup kesin bir şekilde belirlendikten sonra;
    a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca,
    ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” , karar verilmesi,
    b) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan beraat kararı verilmiş ise, bu suç nedeniyle doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olan sanığın, yükümlülüklerini ihlal ettiğinin sabit görülmesi halinde hakkında, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibarıyla, TCK"nın 191. maddesi çerçevesinde bir karar verilmesi,
    Gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    2- Kabule göre;
    Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından, sanığın tedavisinin tamamlanmasının ardından sanığa çıkarılan çağrı yazısının tebliğ edildiği 22.05.2014 tarihinde uygulanan ve 03/07/2005 tarihli ve 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanununun 15/A ve 27. maddeleri, 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesi ile 03/07/2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 47. maddesine dayanılarak hazırlanıp 05.03.2013 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren, Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinde çağrı yazısının sanığın velisi adına düzenlenip velisi adına tebliğe çıkarılacağına dair bir hüküm bulunmadığı, yürürlükten kaldırılan ve 18.04.2007 tarihi ile 05.03.2013 tarihi arasında uygulanan önceki Yönetmeliğin 121. maddesinde bulunan bu yöndeki hüküm de sözü edilen 05.03.2013 tarihinde yürürlüğe giren yeni Yönetmelikte yer almadığı için, çağrı yazısının sanık adına düzenlenip tebliğe çıkarılması yerine, sanığın velisi sıfatı ile annesi adına düzenlenip annesi adına tebliğe çıkarılması ve sanığa tebliğ edilmesi şeklinde gelişen işlemlerin usulüne uygun olmadığı, keza sanığın 07/03/2014 tarihinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne başvurusu üzerine tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başladığı, tedavisinin tamamlanmasını müteakip Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından takibinin yapılabilmesi için çağrı yazısı ile davet edildiği, sanığın başvurmaması nedeniyle infaz dosyasının kaydının kapatıldığı, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymamakta ısrar etmesinin şartlarının da oluşmadığı anlaşıldığından, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazının devamına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, mahkûmiyet hükmü kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 08/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi