7. Ceza Dairesi 2016/10113 E. , 2020/3564 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
... İdaresi adına Hazine temsilcisinin 22/01/2013 tarihli dilekçe ile temyiz talebinden vazgeçtiği ve TAPDK davaya katılabilecek surette suçtan zarar gördüğünden, CMK.nun 260. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek sanık ... ve TAPDK vekilinin temyiz istemlerine göre yapılan incelemede;
I) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1. Suç tarihi itibarıyla suçtan doğrudan zarar gören TAPDK"na (Tarım ve Orman Bakanlığına) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasası"nın 234/1-b/1. maddesi uyarınca davadan haberdar edilip duruşma günü bildirilmeden yokluğunda yargılamaya devamla hüküm kurulması,
2. 09/11/2012 tarihli celsede sanık ..."ın savunmasının alınmasından vazgeçildiği ve aynı celse hüküm kurulduğu, dosyada mevcut 06/12/2012 tarihli savunmanın karar tarihinden sonra talimat mahkemesince alındığı gözetilerek; Mahkemeye gelmemiş olan sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak öngörülen ve ancak derhal beraat kararı verilebilecek hallerde sınırlı olarak uygulama yeri bulunan 5271 sayılı CMK"nun 193. maddesinin söz konusu olayda uygulamasının mümkün bulunmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun ve özel dairelerin uyum gösteren kararlarının da bu yönde olduğu gözetilmeden, CMK"nun 147 ve devamı maddeleri uyarınca sanığın savunması alınıp, sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, savunma alınmadan mevcut kanıtlar tartışılarak, delil takdirine girilmek suretiyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, suçtan zarar gören TAPDK vekilinin temyiz itirazları bu itibarlarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08.04.2014 tarihli ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK"nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 02/06/2012, iddianame düzenleme tarihinin ise 06/06/2012 olduğu, aynı gün incelenen Dairemizin 2017/7829 Esas sırasında kayıtlı olan Bahçe Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/91 Esas, 2014/360 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 30/05/2012, iddianame düzenleme tarihinin ise 11/06/2012 olduğu,
Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK"nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından anılan dosyanın incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanık ... ve suçtan zarar gören TAPDK vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 10/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.