Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/19638
Karar No: 2018/1876
Karar Tarihi: 16.03.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/19638 Esas 2018/1876 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/19638 E.  ,  2018/1876 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu....Mahallesi çalışma alanında bulunan çekişmeli 119 ada 7 parsel sayılı 5.493,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri, tapu kaydı ve irsen intikale dayanarak tapu iptal ve tescil istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 07.01.2015 tarihli teknik raporda (A) harfi ile gösterilen 3.709,83 metrekarelik bölümün tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına, (B) harfi ile gösterilen bölüme yönelik talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı ... ve müşterekleri, çekişmeli 119 ada 7 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün tapu kaydının iptali ile murisleri ..... adına tescili istemiyle dava açmışlardır. Davacılar vekili, yargılama sırasında 04.03.2014 tarihli celsedeki imzalı beyanıyla, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının davacıların miras payları oranında iptalini ve adlarına tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın davacıların miras payları oranında kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç usul ve yasaya aykırıdır. Elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 640 ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da tüm mirasçılar tarafından terekeye karşı üçüncü kişi konumunda olan birisi aleyhine birlikte açılması gerekir. Bir mirasçının, özellikle acele hallerde miras şirketinin menfaatini korumak için, bütün mirasçılar adına, yalnız başına dava açması mümkün ise de, bu şekilde açılan bir dava tüm mirasçıların katılımı sağlanmadan yürütülemez. Bu halde, diğer mirasçıların da davaya katılımlarının sağlanması, muvafakatlerinin alınması veya terekeye temsilci tayin ettirilmesi gerekir. Öte yandan; bir ya da bir kısım mirasçının, terekeye ait bir mal, hak veya alacaktan yalnız kendi payına düşen kısım için terekeye karşı üçüncü kişi konumunda olan birisi aleyhine dava açması halinde ise, mirasçıların iştirak halindeki payları üzerinde tasarrufta bulunmak yetkisi bulunmadığından davanın usulden reddi gerekir. Böyle bir davanın, dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (icazet vermesi) veya tereke temsilci atanması suretiyle devam ettirilerek sonuçlandırılmasına olanak yoktur. Somut olaya gelince; çekişmeli taşınmaz, müşterek muris Musa’nın dava tarihinde sağ olan oğlu Alim’in oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Dava tarihinde davalının, mirasçı konumundaki babası Alim sağ olduğundan davalı, muris ....’nın terekesine göre üçüncü kişi konumundadır. Davacılar vekili yargılama sırasında, davacıların miras payları oranında talepte bulunduklarını açıklamış olup murisin terekesine göre üçüncü kişi konumunda olan kişi aleyhine miras payı oranında açılan iş bu davada aktif husumet ehliyetinin tamamlanma olanağı bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davacılar vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 16.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi