Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1426
Karar No: 2018/7595
Karar Tarihi: 12.11.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/1426 Esas 2018/7595 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, önalım hakkına dayalı olarak davalının adına kayıtlı payların iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, elbirliği ortaklarının tamamının davaya dahil edilerek muvafakatinin alınması gerektiği ancak bu hususun sağlanmadığı için kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Yeniden yapılan yargılama sonunda, davalı adına kayıtlı payın kaydının iptali ile eşit paylarla davacılar adına tesciline karar verilmiş, ancak önalım bedeli için hüküm kurulmamıştır. Temyiz itirazları reddedilen karar, HUMK'nın 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince hüküm sonucunda verilen kararın taleplerden her biri hakkında sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekmektedir.
- HUMK'nın 438/7. maddesi ise hüküm sonucunun düzeltilebileceği ve değiştirilebileceği durumları belirtmektedir.
14. Hukuk Dairesi         2018/1426 E.  ,  2018/7595 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 30.04.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı ... iptali ve tescil talebi üzerine dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.11.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, önalım hakkına dayalı ... iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin 920 ada 4 parsel ile 921 ada 1 parsel sayılı taşınmazların 5/16"şar hisse itibariyle iştirak halinde maliklerinden biri olduğunu, dava konusu taşınmazların dava dışı paydaşları tarafından 21/32"şer payının 12.06.2013 tarihinde davalıya satıldığını, müvekkiline satışlarla ilgili noter bildirimi yapılmadığını, satış bedelinin muvazaalı olarak tapuda yüksek gösterildiğini ileri sürerek davalı adına kayıtlı payların iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
    Davalı şirket temsilcisi, hak düşürücü sürenin dolduğunu, satış bedelinin gerçek olup muvazaa iddiasını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın Dairemizin 06.06.2017 tarih ve 2015/14140 Esas 2017/4771 Karar sayılı ilamı ile "... Somut olaya gelince, davacının 920 ada 4 parsel ile 921 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarda elbirliği halinde malik olduğu diğer elbirliği maliklerinin ise davada taraf olarak yer almadıkları anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece, elbirliği ortaklarının tamamının davaya dahil edilerek muvafakatinin alınması, ortakların tümünün muvafakati sağlanamazsa terekeye temsilci atanması hususlarında davacıya süre verilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmaksızın işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir." şeklindeki gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-) 6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Somut olayda; mahkemece, hüküm sonucunda dava konusu taşınmazda davalı adına kayıtlı payın ... kaydının iptali ile eşit hisselerle davacılar adına tesciline karar verilmiş olmasına rağmen depo edilen bedelin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken bu konuda hüküm kurulmaması doğru görülmemiş ise de, anılan husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunda 5. bentten sonra gelmek üzere ayrı bir bent olarak "depo edilen 296.600,00TL önalım bedelinin davalıya ödenmesine" sözcüklerinin eklenmesine hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi