Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/10237 Esas 2020/8163 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10237
Karar No: 2020/8163
Karar Tarihi: 29.06.2020

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/10237 Esas 2020/8163 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 14.05.2014 tarihinde senedin yağması suçundan açılan dava nedeniyle sanık hakkında ayrıca tehdit suçundan Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığı ve beraat kararı verildiği belirtilmiştir. Ancak Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 22.11.2018 tarihli kararıyla, her iki davada birleştirme gerektiği yönünde bozma kararı verildiği vurgulanmıştır. Mahkeme, her iki davanın birleştirilmesinin gerektiğini ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiğini savunarak hükmün bozulmasına karar vermiştir.
5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozulma nedeni kanuna aykırılıktır.
4. Ceza Dairesi         2016/10237 E.  ,  2020/8163 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tehdit
    HÜKÜM : Davanın reddi

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve belgeler ile gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanık ... hakkında katılan ...’ya karşı 14.05.2014 gün 2014/598 nolu iddianame ile Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesine aynı eylem nedeniyle senedin yağması suçundan ayrıca dava açıldığı, anılan mahkemece 2014/277 Esas ve 2015/53 Karar sayılı kararı ile 18/02/2015 tarihinde beraat kararı verildiği ve kararın temyiz edildiği, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 22/11/2018 gün, 2016/802 Esas ve 2018/7187 Karar sayılı ilamı ile anılan karar hakkında, 20.12.2013 gün 2013/11033 nolu iddianame ile sanık ... hakkında katılan ...’ya karşı tehdit suçundan Asliye Ceza Mahkemesine dava açılması nedeniyle öncelikle açılan her iki davanın olanaklı ise birleştirilmesi gerektiği şeklinde bozma kararı verildiğinin anlaşılması karşısında; mükerrer bir hükme neden olunmaması için öncelikle açılan her iki davanın olanaklı ise birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.