23. Ceza Dairesi 2015/20526 E. , 2016/1400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, 6136 sayılı Kanuna aykırılık
HÜKÜM : Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan TCK"nın 152/1-a, 62, 51/1-b maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ve erteleme, görevi yaptırmamak için direnme suçundan TCK"nın 265/1, 62, 51/1-b maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ve erteleme, hakaret suçundan TCK"nın 125/3-a, 125/4, 62, 51/1-b maddeleri gereğince 11 ay 20 gün hapis cezası ve erteleme,
2- Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan TCK"nın 152/1-a, 62, 51/1-b maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ve erteleme, görevi yaptırmamak için direnme suçundan TCK"nın 265/1-4, 62, 51/1-b maddeleri gereğince 7 ay 15 gün hapis cezası ve erteleme, ruhsatsız bıçak taşıma suçundan 6136 sayılı Kanunun 13/1, TCK"nın 62, 52/2-4, 54/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis ve 400 TL adli para cezası ile müsadere
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
Olay günü yol uygulaması yapıldığı sırada sanık ..."nun arkasında annesi olan sanık ... olduğu halde motosikletle geçerken katılan polis memurunun dur ihtarına uymadığı, katılanın sanık ..."nün kullandığı motosikleti takip etmeye başladığı, evinin önünde duran sanık ..."nün motosikleti içeriye koymaya çalıştığı sırada katılanın gelerek ehliyet ve ruhsat sorduğu, sanık ..."nün motosikleti kendisinin sürmediğini söylediği, katılanın ısrarı üzerine “ispat et” dediği, katılanın yardımcı ekip çağırdığı, bunun üzerine sanık ..."nün “motosikleti vermem, kendimi de sizi de öldürürüm vermem” dediği, evden çıkan sanık ..."nın katılanı iteklediği ve katılana tükürerek “şerefsiz, köpek” dediği, katılanın yakasındaki telsizin kulaklığını çekerek koparttığı, her iki sanığın da doktor
raporlarının alınması amacıyla hastaneye götürüldükleri, sanık ..."nün elleri arkadan kelepçeli olduğu halde arka cebinden çıkardığı bıçak ile katılanın üzerine yürüdüğü ve “seni öldüreceğim” dediği, etkisiz hale getirilirken pansuman odasının kapısına kafasıyla vurduğu ve kapının kırılmasına neden olduğu iddia olunan olayda;
1- Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
Sanığın yokluğunda verilip alınan savunmasında beyan ettiği 13.11.2010 tarihinde tebliğ edilen 29.07.2010 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik, yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 01.08.2013 tarihli temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
Sanığın savunmaları, katılan ve tanıklar beyanları, tutanaklar ve ekspertiz raporu ile tüm dosya kapsamından mala zarar verme suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Hapis cezası ertelenen sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezasının "kısmen veya tamamen" infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ihtarı yerine, ertelenen cezanın "tamamen yerine getirilmesine" karar verileceğinin belirtilmesi suretiyle TCK"nın 51/7. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün TCK"nın 51/7. maddesine ilişkin kısmında yer alan “tamamen” kelimesinin çıkartılarak yerine “kısmen veya tamamen” cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından verilen mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
Sanığın savunmaları, katılan ve tanıklar beyanları, tutanaklar ve ekspertiz raporu ile tüm dosya kapsamından görevi yaptırmamak için direnme ve 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
a) Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 tarih ve 2008/250-13 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin CMK’nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dâhil edilmemesi gerektiği anlaşılmakla, görevi yaptırmamak için direnme ve 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçlarının işlenmesi ile oluşmuş somut bir zarardan söz edilemeyeceği gözetilmeden ve suç tarihi itibariyle kasıtlı suçtan mahkûmiyeti bulunmayan ve yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dikkate alınarak aynı zamanda mahkumiyet hükmünün ertelenmesine karar verilen sanık hakkında “zararın telafi edilmemesi ve verilen hapis cezalarının ertelenmiş olması” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b) Kabule göre de; hapis cezaları ertelenen sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezasının "kısmen veya tamamen" infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ihtarı yerine, ertelenen cezanın "tamamen yerine getirilmesine" karar verileceğinin belirtilmesi suretiyle TCK"nın 51/7. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.