Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/10500 Esas 2017/1596 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10500
Karar No: 2017/1596
Karar Tarihi: 02.03.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/10500 Esas 2017/1596 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/10500 E.  ,  2017/1596 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi



    Davacı, Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    Dava, davalı Kurumca gönderilen ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacı aleyhine çıkartılan 2010/17509 takip sayılı ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 297 ve 298.maddelerine göre yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
    Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
    Somut olayda, kararın gerekçe bölümünde davacının, borçlu anonim şirketin yönetim kurulu üyesi ve yönetim kurulu başkan yardımcısı olması nedeniyle 2010/17509 takip nolu ödeme emrine konu 2008/2,3,4,5. aylarına ait kurum alacağından sorumlu olduğuna, yönetim kurulu üyeliğinden ve yönetim kurulu başkan yardımcılığı görevinden 20.05.2008 tarihinde istifa ettiği anlaşılan davacının 2010/17509 takip nolu ödeme emrine konu 2008/6.,7,8,9,10,11,12, 2009/1,2,3,4,5,6. aylarına ait borcundan sorumlu olmadığına, ödeme emri kısmının iptali gerektiğinin tespitine karar verdiği halde; hüküm fıkrasında davanın kısmen kabulü ile, davacı aleyhine çıkartılan 2010/17509 takip nolu ödeme emrine konu prim ve gecikme zammı borcundan dolayı yapılan kurum işleminin ve ödeme emrinin iptaline, diğer taleplerin reddine yazılarak gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu anlaşılmıştır.

    O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazların kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 02.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.