18. Ceza Dairesi 2017/7349 E. , 2019/12607 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ :... kaçakçılığı yapma
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
2010 yılından sonra ..."deki iç karışıklıklar ve çatışmalar nedeniyle yaşanan insani krizin büyümesi sonucunda 29/04/2011 tarihinde bu ülkeden Türkiye’ye yönelik ilk toplu nüfus hareketinin gerçekleştiği, ülkeye gelen Suriyelilerin önce “misafir” şeklinde tanımlandığı, Ekim 2011 tarihinden itibaren ise İçişleri Bakanlığı’nın 1994 sayılı Yönetmeliği’nin 10. maddesi gereğince “geçici koruma statüsüne” alındığı, 30/03/2012 tarih ve 62 sayılı “Yönerge” ile de Suriyelilerin “geçici koruma” altında olduğu kabul edilmiştir.
Suç tarihinden önce yürürlüğe giren 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu"nun “Geçici Koruma” başlıklı 91. maddesinde; “Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen yabancılara geçici koruma sağlanabilir.” hükmüne yer verilirken, bu maddeye dayanılarak hazırlanan ve 22/10/2014 tarihinde yürürlüğe giren Geçici Koruma Yönetmeliği"nde “geçici koruma”; “Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak veya bu kitlesel akın döneminde bireysel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen ve uluslararası koruma talebi bireysel olarak değerlendirmeye alınamayan yabancılara sağlanan koruma” şeklinde tanımlanmıştır.
TCK’nın 79/1. maddesinde, ... kaçakçılığı suçunun, bir yabancının yasal olmayan yollardan ülkeye sokulması, bir yabancının yasal olmayan yollardan ülkede kalmasına imkan sağlanması veya bir Türk veya yabancının yasal olmayan yollardan yurt dışına çıkmasına imkan sağlanması, biçimindeki seçimlik hareketlerden biriyle işlenebileceği düzenlenmiştir. Buna göre, yasal olmayan yollardan ülkeye giren bir yabancının, ülkede kalmasına imkan sağlanması durumunda anılan Kanun maddesine göre, ... kaçakçılığı suçu şeklen oluşacak ise de, ülkelerindeki iç savaştan kaçarak yasal olmayan yollarla ülkeye giriş yapan ve mevzuat düzenlemeleriyle geçici koruma statüsüne hak kazanan Suriyeli göçmenlerin, ülkede kalmasına imkan sağlanmasında atılı suçun unsurları oluşmayacaktır.
Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, göçmenlerin Suriyeli olması, sanığın atılı suçlamayı reddetmesi, ifadesi alınan göçmenlerin, “…Bize ...’den Türkiye’ye geçmek için ismini bilmediğimiz ... vatandaşı öncülük yaptı. ...’deki öncü bizden 8000 ... parası aldı. Öncülük yapan kişi bizi ...’den Türkiye sınırına kadar getirdi. Sınırda 2 tane minibüs vardı. Minibüsleri işaret ederek binmemizi ve minibüslerin Antakya iline gideceğini söyledi. Bizde minibüslere bindik. Minibüs şoförü ile bizi Antakya’ya götürmesi için 8000 ... parası karşılığında anlaştık. Parayı hemen verecektik fakat parayı veremeden jandarma ekipleri bizi yakaladı…” biçimindeki ifadeleri, bu ifadelerde, Türkiye dışında bir ülkeye gitme niyetinde olduklarına ve bu amaçla sanığın göçmenleri taşıdığına dair bir anlatıma yer verilmemesi, 30/03/2012 tarihli Yönerge” hükümlerine göre Suriyelilere geçici koruma sağlanmış olması, suçtan önce yürürlüğe giren 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu Kanun"un 91. maddesine dayanılarak hazırlanan Geçici Koruma Yönetmeliği"ndeki “geçici koruma” statüsünün içeriğine dair düzenlemeler ile bu düzenlemelerin ülkelerindeki iç karışıklık nedeniyle gelen Suriyelilere Türkiye’de yasal olarak bulunma hakkı tanımış olması karşısında, unsurları oluşmayan ... kaçakçılığı suçunda, sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.