7. Hukuk Dairesi 2015/18361 E. , 2015/12832 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 23.06.2015 günü belirlenen saatte temyiz eden davalı .. vekili Av... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacı vekili, davacının 17.01.2006 - 26.11.2013 tarihleri arasında inşaat işçisi olarak kesintisiz çalıştığını, ücretinin ve sigorta günlerinin ..’na eksik bildirilmesi, hafta tatili, genel tatil ve fazla çalışma ücretlerini talep ettiğinde, bu alacakları ödenmediği gibi, işverence küfürlü konuşulması üzerine 26.11.2013 tarihinde iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacakların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve ulusal bayram genel tatillerde ve hafta tatillerinde çalışıp çalışmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 47 nci maddesinde, Kanunun kapsamındaki işyerleri bakımından, ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışma karşılığı olmaksızın o günün ücretinin ödeneceği, tatil yapılmayarak çalışıldığında ise, ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücretin ödenmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde ise, resmi ve dini bayram günleriyle yılbaşı gününün genel tatil günleri olduğu açıklanmıştır.
Buna göre; genel tatil günleri, 1 Ocak, 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos günleri ile Arife günü saat 13.00’da başlanan üçbuçuk günlük Ramazan Bayramı ve Arife günü saat 13.00’de başlayan dörtbuçuk günlük Kurban Bayramı günlerinden oluşur. Ulusal bayram günü 28 Ekim saat 13.00 ten itibaren başlayan 29 Ekim günü de devam eden birbuçuk gündür. 2429 sayılı Yasanın, 5892 sayılı Yasayla değişik 2 nci maddesi uyarınca da, 1 Mayıs genel tatil günüdür. İşçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmayacağı toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmesiyle kararlaştırabilir.
Fazla çalışma yaptığını ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma ve genel tatil alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma ve genel tatil alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ve fazla çalışma iddiasında bulunan davacı bunu kanıtlama yükümlülüğü altındadır. Davacının bu yönde dinlettiği tanıkların davalı işverene karşı açtıkları ve halen görülmekte olan davaları vardır. Davacı tanıklarının davaları bulunması dolayısı ile aralarında menfaat birliği bulunduğundan dosyaya sunulan puantaj kayıtları ve davalı tanıkları yerine davacı tanık beyanlarına dayalı olarak fazla çalışma ile hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacağına hükmedilmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
3.Davacı çalışmalarının kesintisiz sürdüğünü iddia etmiş Mahkemece SGK hizmet döküm cetvelinde, ardı ardına yada kısa aralıklarla giriş çıkış işlemlerinin kayıtlı olduğu görülmekte ise de, bu giriş çıkışların işin niteliğinden dolayı işyeri değişikliğinden kaynaklanan kaydi işlemler olduğu, gerçekte davacının kesintisiz olarak çalıştığı gerekçesi ile kesintisiz çalışma bulunduğunu kabul edilmiştir.
Davalı işverenin inşaat şirketi olduğu, bildirim yapılmayan tarihlerde davacının davalı nezdinde çalıştığını Mahkeme kabulü dışında kanıtlayamadığı, Mahkemenin ancak mevcut deliller çerçevesinde hüküm kurabileceği dikkate alındığından SGK hizmet cetvel dökümünde görülen süreler üzerinden alacağın kabulü gerekirken varsayıma dayalı olarak kesintisiz çalıştığı kabul edilerek tüm talepler bakımında fazla alacağa hükmedilmesi nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 23/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.