16. Hukuk Dairesi 2017/3360 E. , 2021/3092 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu yüzölçümleri tutanaklarında yazılı 129 ada 10, 31, 138 ada 2 , 138 ada 5, 139 ada 23, 146 ada 35 parseller ... adına; 129 ada 17, 20, 155 ada 9, 156 ada 3 parseller ... adına; 129 ada 18, 130 ada 5 parseller ... adına; 129 ada 19, 26 parseller ... adına; 129 ada 27, 130 ada 3, 155 ada 10 parseller Hayredtin Üçüncü adına; 129 ada 28, 130 ada 4 parseller ... adına; 129 ada 29, 138 ada 7, 139 ada 35 parseller ... adına; 130 ada 2, 131 ada 15 parseller ... adına; 138 ada 3, 147 ada 4 parseller ... adına; 138 ada 4 parsel ... adına; 147 ada 3 , 154 ada 8 parseller ... adına; 154 ada 11, 154 ada 18 parseller ... adına; 154 ada 12 parsel Nihat Üçüncü adına ve 154 ada 33 parsel ... adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve adı geçenler adına tescil edilmiş; 154 ada 9 parsel sayılı taşınmaz ise aynı nedenle ... adına tespit ve ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve pay satın almaya dayanarak, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payı oranında adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında davacının vefat ettiğinden dava mirasçıları tarafından takip edilmiş; davacının mirasçılarından ... ve müşterekleri, aynı nedene dayanarak, murislerince açılan davada haklarında açılmamış sayılma kararı verildiğini belirtilerek yeni bir dava açmışlar ve ayrıca müdahil ... miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece, davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda davanın reddine, müdahil davacı tarafından açılan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların tarafların kök murisi ... oğlu ... geldiği, kök muris ... 1948 yılında vefat ettiği ve ondan gelen tüm taşınmazların çocukları arasında 1960" lı yıllarda taksim edildiği, kök murisin oğlu ..."ye taksim gereği bırakılan yerler olduğu ve bu parsellerin dava konusu olduğu, uzun bir süreden beri taşınmazların çekişmesiz olarak kullanılagelmesinin taksimin varlığına karine olduğu, halalarının yerlerinin sadece davacı tarafa ait olduğuna ilişkin iddianın gerçeği yansıtmadığı, tüm erkek çocuklar adına halalardan satın alındığı ve taksim gereği tüm taşınmazların içerisinde olup taksime dahil edildiği, açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğu gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş ise de, mahallinde yapılan keşifte taşınmazların evveliyatını bilebilecek yaşta mahalli bilirkişiler dinlenmemiş, taşınmazlar tek tek gezilmek suretiyle her bir taşınmaz için ayrı beyan alınmamış, dava konusu taşınmazlar üzerinde kimin, ne zamandan beri ve hangi hukuki nedene dayalı olarak zilyet olduğu ve taşınmazların taksime veya pay devrine konu olup olmadıkları belirlenmemiş, kök muris ... " nün veraset ilamı dosya arasına alınmak suretiyle davalıların terekeye göre durumu belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, kök muris ... " nün veraset ilamı dosya arasına alınarak davalıların terekeye göre durumu ve buna bağlı olarak davacının davada aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı belirlenmeli, davacının husumete ehil olduğunun anlaşılması halinde; çekişmeli taşınmazlar başında, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan yerel bilirkişi ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılarak, çekişmeli taşınmazların evveliyatında ilk olarak kime ait olduğu ve kimden kime, ne şekilde intikal ettiği, taşınmazları kimin hangi hukuki nedene dayalı olarak ve ne zamandan beri kullandığı, taşınmazların taksime ve pay devrine konu olup olmadıkları hususlarında, her bir taşınmaz için ayrı ayrı olacak şekilde somut olgu ve olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki oluşması halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı; çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlemesi istenmeli ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz önüne alınmadan eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.