21. Hukuk Dairesi 2016/20593 E. , 2017/1544 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( İş ) Mahkemesi
Davacı, davalı Kuruma ödenen fark işçilik, prim, gecikme zammı ve gecikme cezasının iadesine ve borçlu olmadığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı ve davalılardan Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, asgari işçilik incelemesi sonucu Kurumca tahakkuk ettirilen ve davacı tarafından Kuruma ödenen 652.659,28 TL prim ve gecikme zammından dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ile ödenmiş olan tutarın yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 562.659,28 TL"nin davalı ... Kurumu Başkanlığından alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine, karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı şirketin ...Köyünde 3232 adet konteynır altyapısı ve ... donatı inşaatı işini ihale ile üstlendiği, işin anahtar teslim götürü bedelli ihale edildiği, davacı şirkete bu iş nedeniyle toplamda 44.833.530,28 TL hakediş ödendiği, ...tarafından yapılan mukayeseli keşif artışı ile birlikte sözleşme bedelinin 48.023.806,32 TL olarak belirlendiği ve düzenlenecek olan kesin hakediş raporunun bu bedel üzerinden tanzim edileceğinin bildirildiği, söz konusu iş nedeniyle Asgari İşçilik tespit Komisyonu tarafından asgari işçilik oranının % 9,26 olarak tespit edildiği, davacının bu orana itirazından sonra yeniden yapılan inceleme neticesinde asgari işçilik oranının % 8,51 olarak tespit edilip bunun % 25 eksiği ile uygulama yapılarak % 6,38 üzerinden bildirilmesi gereken işçilik tutarının 3.065.119,44 TL olarak belirlendiği, bildirilen toplam işçilik tutarı olan 1.418.121,88 TL"nin mahsubu ile fark işçilik tutarının Kurum tarafından 1.646.997,56 TL olarak tespit edildiği, söz konusu fark işçilik tutarına göre davacı adına prim ve gecikme zammı borcu tahakkuk ettirilerek davacıya tebliğ edildiği, davacının bu borcu 652.659,28 TL olarak 26/02/2014 tarihinde ihtirazi kayıt ile ödediği, davanın süresi içinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, asgari işçilik oranının ne olması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Asgari işçilik uygulamasına dair uyuşmazlıkların sağlıklı çözümü için kayıt ve defterler üzerinde inceleme yapılması, faturaların doğruluğunun ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir. Bu hususların incelenmesi ise özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden; HMK"nın 266. maddesine göre asgari işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen bir hukukçu, serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişi (veya yeminli mali müşavir) ve asgari işçilik incelemesine konu iş (sektör) konusunda bilgi sahibi (inşaat mühendisi, elektrik mühendisi, otel yöneticisi vb.) bir bilirkişi olmak üzere üç kişilik bilirkişi kurulundan açıklayıcı ve denetime elverişli rapor alınmalıdır.
Somut olayda, bilirkişiler tarafından sunulan raporda asgari işçilik oranının % 6,73 olduğu belirtilmiş ise de Kurumun Asgari İşçilik Tespit Komisyonu tarafından asgari işçilik oranını % 8,51 olarak belirleyen kararının dayanağı belge ve bilgiler getirtilmediğinden Kurumun asgari işçilik oranını hangi verilere göre belirlediği dosyadan anlaşılamadığı gibi Kurumun asgari işçilik oranını belirleyen kararındaki saptamaların da hangi nedenlerle yerinde olmadığı açıklanmamıştır. Ayrıca, Kurum tarafından belirlenen fark işçilik üzerinden hesaplanan prim borcunun hangi prim oranına göre hesap edildiği, buna göre prim borcu miktarının ne kadar olduğu ve fark işçiliğin mal edildiği aya göre gecikme zammının ne şekilde hesaplandığına dair bilgi ve belgelerin de dosyada bulunmadığı, bilirkişi raporunda bilirkişiler tarafından tespit edilen % 6,73 asgari işçilik oranına göre fark işçilik tutarının ne olması gerektiği, bu fark işçilik tutarına göre belirlenen prim borcu ve gecikme zammının ne kadar olduğuna dair bir hesaplama yapılmadığı ve bu hesabın kurum hesabı ile karşılaştırmasının yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, yapılan işle ilgili ihale evrak ve eklerini, işe dayanak olan davacı şirketin defter ve belgeleri ile Asgari İşçilik Tespit Komisyonu tarafından asgari işçilik oranının tespitine esas tüm belge ve bilgiler ile Kurum tarafından tespit edilen fark işçilik tutarının ne şekilde belirlendiği ve belirlenen fark işçilik üzerinden hesaplanan prim borcunun hangi prim oranına göre hesap edildiği, buna göre prim borcu miktarının ne kadar olduğu ve fark işçiliğin mal edildiği aya göre gecikme zammının ne şekilde hesaplandığına dair bilgi ve belgeleri getirterek dava konusu işle ilgili asgari işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen yukarıda açıklandığı biçimde oluşturulacak bilirkişi kurulundan görüş alınarak işçilik oranını saptamak, bilirkişiler tarafından işçilik oranının Kurumca belirlenen % 8,51 oranından farklı olması halinde bunun gerekçe ve dayanaklarını bilirkişilere açıklattırmak, bilirkişi raporunu dosyadaki bilgi ve belgelerle de karşılaştırarak sonucuna göre dava konusu işte uygulanması gereken asgari işçilik oranını belirlemek, belirlenen bu asgari işçilik oranına göre Kuruma bildirilmesi gereken bir fark işçilik tutarı bulunup bulunmadığını tespit etmek, söz konusu fark işçilik tutarı üzerinden dava konusu işe uygun prim oranına göre prim borcunun ve fark işçiliğin mal edildiği aya göre de gecikme zammının ne kadar olduğunu belirleyip Kurum tarafından davacıdan ödenmesi istenen prim borcu ve gecikme zammı miktarı ile karşılaştırmasını yaparak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Kabule göre; davacının faiz talebi hakkında bir karar verilmemiş olması da hatalı olmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine
02/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.