Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7275
Karar No: 2018/6601

Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7275 Esas 2018/6601 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, vergi usul kanununa muhalefet suçundan açılan davada sanıkların suçlu bulunmasına hükmetmiştir. Ancak, kararın bozulmasına karar verilmiştir. Bozma gerekçesi olarak, suçun maddi konusunun fatura olmadığı, vergi kaçakçılığı suçunun içerik sahteciliğine dayandığı, şekil şartlarının yanı sıra içerik sahteciliğinin de incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, belge aslının veya onaylı suretinin dosya içinde olması veya olmamasının suçun sübutu için tek başına etkili olmadığı, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında şekil şartlarının tespitine gerek bulunmadığı, ancak diğer eksikliklerin araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. ve 230. maddeleridir. 227. madde, kullanılan belgelerin öngörülen zorunlu bilgileri taşıması gerektiğini ve taşımadığı takdirde vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılacağını düzenlemektedir. 230. madde ise, fatura ve diğer belgelerin öngörülen zorunlu bilgileri içermesi gerektiğini belirtmektedir.
11. Ceza Dairesi         2016/7275 E.  ,  2018/6601 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-)Sanıklardan ... hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenlemek, ... hakkında ise 2008, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından açılan kamu davasında; sanık ...’nın şirketi 2007 yılında kurduklarını, daha sonra şirketi ... ve ...’a devrettiklerini, devirden önce ağır bir motorsiklet kazası geçirdiğinden bütün evrakları ...’a teslim ettiğini ve sahte fatura düzenlemediğini savunması, sanık ...’ın da Taner Gül isimli arkadaşının iş vaadiyle Ankara’ya çağırdığını, sigorta yaptıracağım diyerek kimlik bilgilerini isteyip bazı belgeleri imzalattırdığını, kendisinin hiçbir zaman şirketinin olmadığını savunması, ayrıca sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından, hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından her takvim yılına ait suça konu fatura asılları ya da onaylı örneklerinden kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulmasından sonra incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, şekil şartlarını taşıdıklarının tespiti halinde faturalar sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, olmadığını söyledikleri taktirde yazı ve imzaların onlara ait olup olmadığına yönelik uzman kurum veya kuruluştan rapor alınması, faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişiler de dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları ve sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulmasından sonra sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    2-)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.09.2018 tarihinde ..."in değişik gerekçesi ve oybirliğiyle karar verildi.



    DEĞİŞİK GEREKÇE

    Sanıklar ..., ... haklarında faturanın asıllarının veya onaylı örneklerinin dosyada bulunması gerektiğine dair çoğunluk bozma kararına ayrıntısı E:2018/3390, K:2018/4256 sayılı muhalefet şerhimizle açıkladığımız karşı oyda gösterildiği üzere;
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesindeki "Kaçakçılık suçu”, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen sahtecilik suçundan tamamen ayrı olarak özel düzenlenmiş “vergi kaçakçılığı” suç tipi vardır. 2018/3390 Esas sayılı kararda ayrıntılı açıkladığımız üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’ndaki vergi kaçakçılığı suçu birden çok aşaması olan, çoğu zaman Resmi Kurumlardan alınmış, 213 sayılı Vergi Usul Kanun’unda sayılan, fiziki ve şekil şartlarının tam olan belgelerin içeriğinin gerçeğini yansıtmadan yanıltıcı bilgilerle Kamunun aleyhine kendi menfaatlerine yönelik hileli davranışlarla vergi kaçakçılığı suçu gerçekleşmektedir. Suçun maddi konusu fatura değildir. Burada tanımlanan sahtecilikten anlaşılması gereken “içerik sahteciliği”dir. 2018/3390 Esas sayılı kararda açıkladığımız üzere Vergi Usul Kanunu’na göre tutulan veya düzenlenen saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri sahte olarak düzenleme, kullanma, gizleme, değiştirme suçlarında; sanıklardan ele geçen faturanın gerçek bir ticari ilişkiye dayanmaması halinde bu kanuna göre içerik bakımından sahte belge olarak değerlendirilmektedir. Bu kapsamda faturanın taraflar arasında daha önce herhangi bir satım, hizmet veya sözleşmelerinden doğan hukuki bir ilişkinin varlığı şarttır. Buna göre fatura ve diğer belgelerin içerik sahteciliğinin incelenmesi için şekli ve fiziki bir inceleme yeterli değildir, belge içeriğinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı Ceza hukuku yargılamasındaki delillendirme metodları ve Vergi Usul Kanunu çerçevesinde muhasebe bilgileri ile belge içeriğinin içeriğin sahte olup olmadığı anlaşılabilir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesine göre suçun gerçekleşmesi için belge aslının veya onaylı suretinin dosya içinde olması veya olmaması suçun sübutu için tek başına etkili değildir. Belge aslının veya suretinin aranmasının önemli olmadığı böyle bir durumda da belge aslını veya suretini aramak belgeleri kaybeden, ibraz etmeyen veya gizleyen şahıslar açısından 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b maddesinde tanımlanan suçun hiç bir şekilde cezalandırılamayacağı anlamına gelir ve bu maddeye göre cezalandırılması gereken sanıkları daha az cezası olan defter ve belgeyi ibraz etmeme suçuna yönlendirme sonucu doğuracaktır.



    Bu sebeplerle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b maddesinde “sahte fatura düzenleme ve kullanma” suçlarında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu 227.mad.3.f ile 230. maddelerinde öngörülen “şekil şartlarını” taşıyıp taşımadıklarının tespitine gerek bulunmadığından, sayın çoğunluğun fatura asıllarının veya onaylı suretlerinin dosya içerisinde bulundurulmasına ve faturaların bulunmadığı ya da 230. maddedeki zorunlu unsurları taşımadığının tespiti halinde sanığın üzerine atılı suçun oluşmayacağına ilişkin bozma yönündeki görüşüne katılmıyorum. Ancak faturanın şekil şartları dışındaki suçun sübutu için aranan diğer eksikliklerin araştırılması gerektiği, bu sebeplerle sayın çoğunluğun 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b maddesinde suçun sübutu için diğer bozma sebeplerine katılıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi