Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/30076
Karar No: 2017/5458
Karar Tarihi: 03.05.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/30076 Esas 2017/5458 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/30076 E.  ,  2017/5458 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca ve davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacılar, dava dışı ......Ltd Şti"nin 03.04.1998 tarihinden beri avukatı olduklarını, müvekkilleri dava dışı ......Ltd Şti aleyhine, davalı ......AŞ tarafından ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2008/6888 sayılı takip dosyası ile toplam 292.947,93TL"lik 3 adet çeke dayanarak icrai takibata girişildiğini, bunun üzerine ......Ltd Şti ile aralarında düzenledikleri 28/04/2008 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesi"ne göre, davalı ......AŞ aleyhine, 06/05/2008 tarihinde, ... 2. İcra Mahkemesi"nin 2008/559 sayılı dosyasıyla çeklerdeki imzaların inkarına dayalı dava açtıklarını, yapılan yargılama sonunda imza itirazının kabulüne, takibin durdurulmasına, % 40 icra inkar tazminatı talebinin ise reddine şeklinde karar verildiğini, kararın lehlerine bozulduğunu, dosyanın 2013/51E. sayılı yeni esas numarasını aldığını, ancak ......AŞ tarafından istenilen karar düzeltme aşamasında, kendilerinin gıyabında tarafların sulh olduklarını, kendisinin de 26/09/2012 tarihinde azledildiğini, ......AŞ"nin de aynı günlü dilekçe ile karar düzeltme talebinden feragat ettiğini, bunun üzerine ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2013/51 Esas 2013/93 Karar sayılı ve 28/01/2013 günlü kararı ile tarafların karşılıklı olarak masraf ve vekalet ücreti de talep etmediklerine ilişkin dilekçeler sunduklarını belirterek, feragat nedeni ile davanın reddine karar verildiğini; davalı borçlu ......AŞ ve dava dışı diğer borçlu olan eski müvekkili şirketin inkar tazminatını ve vekalet ücretini ödememek için sulh olduklarını, vekalet ücretini alamadıklarını, kendilerinin yaklaşık 5 yıllık emeklerinin yok sayıldığını, Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesine göre akdi avukatlık ücreti alacaklarından davalının da mesul olduğunu, bu nedenle başlatılan icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ... 2. İcra Dairesi"nin 2013/4320 sayılı takip dosyasında davalı ... LPG Dağırım Tic ve San AŞ nin takibe yaptığı itirazın kısmen iptali ile ... 2. İcra Hukuk Mahk. 2013/51 sayılı dosyasındaki hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret Tarifesine göre verilebilecek vekalet ücreti olan 440,00TL ve ferileri üzerinden itirazın iptaline ve takibin bu miktar üzerinden davalı açısından devamına, yasal koşullar oluşmadığı için tazminata yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm, davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, Avukatlık Kanununun 165. maddesi gereğince, akdi vekalet ücretinden davalının mesul olduğu iddiasıyla, bu alacağın tahsili istemine ilişkin olup; dosya kapsamı incelendiğinde, davalı şirketin dava dışı ......Ltd Şti aleyhine toplam bedeli 292.947,93TL olan 3 adet çeke dayanarak icrai takibata giriştiği, davacıların ise, dava dışı ......Ltd Şti"ne vekaleten davalı şirket aleyhine, takibe konu çeklerdeki imza inkarına dayalı İcra mahkemesinde dava açmış olduğu; icra mahkemesindeki davada imza itirazının kabul edildiği ancak tazminat isteğinin reddedildiği, yargıtayca kararın tazminat talebinin de kabulü gerektiği yönünde bozulduğu, davalı tarafından istenilen karar düzeltme aşamasında, ......Ltd Şti"nin harici sulh nedeniyle davadan feragat ettiğine, yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediğine ilişkin dilekçe sunduğu ve buna göre davanın feragat nedeni ile reddine karar verildiği, davacıların da azledildiği görülmektedir. Her ne kadar davacılar azledildiyseler de, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, ertesi gün sulh olunduğuna ilişkin feragat dilekçesinin verilmesi birlikte düşünüldüğünde, azlin haksız olduğu, davacıların vekalet ücretini hakettikleri kabul edilmelidir.
    Davanın dayanağını teşkil eden Avukatlık Kanunu"nun 165.maddesinde, “sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki taraf, avukatlık ücretinin ödenmesi hususunda avukata karşı müteselsilen sorumludurlar.” hükmü mevcut olup, davanın sulh ile sonuçlanması halinde, avukat müvekkilinden aralarındaki ücret sözleşmesinde kararlaştırılan miktarın tamamını isteyebileceği gibi davada sulh olunan miktara göre karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini de isteyebilir. (Bkz. HGK.’nun 16.2.1994 T. 1993/13-810 E. 1994/60 K. sayılı kararı) Aynı sorumluluk, müvekkille sulh anlaşması yapan karşı taraf için de geçerlidir. Avukatla müvekkili arasında ücret sözleşmesi bulunmaması (veya sözleşmenin geçersiz olması) halinde, müvekkilin ve müvekkille sulh anlaşması yapan hasmın, sulh olunan miktar üzerinden, gerek Avukatlık Kanununun 164/4. maddesinde düzenlenen (müvekkilin avukata ödemesi gereken) akdi vekalet ücretinden, gerekse Avukatlık Kanununun 164/son maddesinde düzenlenen (hasma tahmili gereken) vekalet ücretinden müteselsilen sorumlu olduklarının kabulü gerekir. Burada, kanundan doğan teselsül hallerinden biri söz konusu olup, Borçlar Kanununun 142. maddesinde düzenlenen "alacaklı, müteselsil borçluların cümlesinden veya birinden borcunun tamamen veya kısmen edasını istemekte muhayyendir" hükmüne göre, müteselsil sorumluluğun gereği olarak, sulh sözleşmesinin taraflarının her biri borcun tamamından sorumludur. Buna göre alacaklı alacağının tamamını, her iki taraftan da talep edebileceği gibi, dilerse sadece birinden de talep edebilir. Mahkemenin kabulü de bu yönde olup, olayda Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesinin uygulanması gerektiği açıktır. Davacılar, akdi vekalet ücretinin, hasım taraf olan davalı şirketten tahsilini talep etmişlerdir.
    Avukat tarafından takip edilen dosyada tarafların sulh olmaları halinde vekil eden, avukatı ile aralarındaki adiyen düzenlenmiş olsa dahi sözleşmede belirtilen miktarı avukatına karşı ödemek zorundadır. Avukatla vekil edeni arasında adiyen düzenlenen ücret sözleşmesini hasmın kabul etmemesi halinde, ancak HUMK 299.(HMK 215. md) maddesinde belirtilen şartların gerçeklemesi halinde, yani resmi olmayan senetlerin notere ibrazı, resmi bir işleme esas tutulması, imza edenin ölümü, veya imza etme alacağını ortadan kaldıran bir olayın vuku gibi hallerde üçüncü kişileride bağlayacağı için hasım da sözleşmede belirtilen ücretten sorumludur. Bu hususun ispatı ise davacı avukata aittir. İspat edilemediği takdirde hasım sözleşmede belirlenen ücretten sorumlu olamaz. Hasım bu gibi hallerde veya sözleşme bulunmaması, sözleşmedeki ücretin geçersiz olması halinde gerek vekil eden gerekse hasım sulh olunan miktar, sulh olunan miktar belli değilse mahkemece gerçek sulh olunan miktar araştırılarak bulunacak miktar, Avukatlık Kanununun 164/4. maddesine göre ücret belirlenmelidir.
    Somut olayda, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, davacılar ile eski müvekkilleri ......Ltd Şti arasında düzenlenen 28.04.2008 tarihli Avukatlık ücret sözleşmesinin, davalı tarafından kabul edilmediği, davacılar tarafından da bu sözleşmenin, icra mahkemesindeki yargılamayı sona erdiren taraf işleminden önce yapıldığının ispatlanamadığı değerlendirilmekle, davacıların avukat olarak takip ettiği icra mahkemesi dosyasında tarafların sulh oldukları miktarın, ... 1. İcra Dairesi 2008/6888 sayılı dosyası, ... 2. İcra Mahkemesi 2013/51 sayılı dosyası ve ......Ltd Şti ile ......AŞ arasında düzenlenen 28.09.2012 tarihli ptotokol ışığında tespiti ile bulunan miktar üzerinden Avukatlık Kanununun 164/4.maddesine göre belirlenmesiyle davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece açıklanan bu ilke ve esaslara göre araştırma yapılarak karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirmeyle, Avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirleme yapılarak, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacıların sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan 54,60 TL harcın istek halinde davacılara iadesine, 875,80 TL harcın davalıdan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi