20. Hukuk Dairesi 2018/3661 E. , 2018/7432 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVALILAR : Orman Yönetimi - ...
İLGİLİ : ....
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün tavzihi talebi üzerine mahkemece verilen ek kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişi kadastro mahkemesinde, İstasyon mahallesi 272 ada 1 parsel, 273 ada 1 parsel, 274 ada 1 parsel ve 275 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tapulu arazileri olduğunu, bu alanlarda iki kez imar uygulaması yapıldığını, yörede 2001 yılında ilk kez yapılan ve 19.11.2007 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu sırasında, öncesi tamamen tarım alanı olan çekişmeli yerlerin kadastro komisyonu tarafından orman sayılarak orman alanı içinde bırakıldığını, işlemin iptali ile taşınmazların orman sınırları dışına çıkarılmasını istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne ve dava konusu taşınmazlardan 272 ada 1 parsel, 273 ada 1 parsel, 275 ada 1 parsele yönelik davanın kabulü ile orman kadastro komisyonunun işleminin iptaline, taşınmazların orman tahdit sınırları dışına çıkarılmasına, dava konusu 274 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın ise kısmen kabulüne ve 21.07.2009 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (1B) ile gösterilen 4300,47 m²"lik kısmının orman tahdit sınırları dışına çıkarılmasına, (1A) ile gösterilen 136,53 m²"lik kısmın ise orman tahdit sınırları içine alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi ve davacı tarafından temyiz edilmekle Dairenin 11.02.2010 tarih ve 2010/485-1592 E.K. sayılı kararıyla hükmün onanmasına karar verilmiş, hüküm kesinleşmiştir.
Tavzih talebinde bulunan .... vekili 28/11/2017 havale tarihli dilekçesinde özetle; dava konusu 272 ada 1, 273 ada 1, 274 ada 1 ve 275 ada 1 parsel sayılı taşınmazların maliki olduklarını, taşınmazların imar uygulamasından önce 204 ada 46 ve 206 ada 61 parsel sayılarıyla tapuda kayıtlı olduğunu, her iki parselin orman sınırları içine alınmadığını, imar uygulaması ile çekişmeli taşınmazların ve yolun oluştuğunu, taşınmazlarını tevhid etmek için idareye başvurduklarında taşınmazların arasında bulunan yolların orman olduğundan bahisle tevhit işleminin yapılamadığını, 274 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 136,53 m2’lik bölümü dışında her dört taşınmazın aralarındaki yolların orman sınırları içinden çıkarıldığını ileri sürerek tavzih talebinde bulunmuştur. Şirket vekili tavzih talebinden sonra davacı gerçek kişiye ait vekaletname sunmuştur.
Mahkemece tavzih talebinin kabulü ile hükmün 2. paragrafına “c) Niza konusu Tekirdağ ili, Çerkezköy ilçesi, İstasyon mahallesi, 272 ada 1 parsel, 273 ada 1 parsel, 274 ada 1 parsel ve 275 ada 1 parsel sayılı taşınmazların imar uygulaması öncesi İstasyon mahallesi, 206 ada 46 parsel ve 206 ada 61 parsel numaraları ile tapuda kayıtlı olduğu, buna göre; fen bilirkişi Ahmet Koç ile Harita Mühendisi bilirkişi ...’un müştereken hazırlamış oldukları
21.07.2009 havale tarihli bilirkişi raporunda (1A) şeklinde tanımlanan 136,53 m²lik orman tahdit sınırları içine alınan kısım hariç olmak üzere imar uygulaması öncesi İstasyon Mahallesi, 206 ada 46 parsel ve 206 ada 61 parsel olarak anılan yerlerin orman tahdit sınırları dışında bırakılmasına, bu suretle imar uygulamasıyla oluşan bilirkişi raporunda (1A) şeklinde tanımlanan 136,53 m²lik kısım hariç olmak üzere yeni parseller ve kadastral yol alanlarının orman tahdit sınırları dışında kaldığına," fıkrası eklenmesi suretiyle hükmün tavzihine karar verilmiş, ek karar davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olup, temyiz talebi hükmün tavzihine dair ek karara yöneliktir.
HMK"nın 305 ve 306. maddelerinde düzenlenen tavzih; bir hükmün yeterince açık olmaması, icrasında tereddüt uyandırması veya birbirine aykırı fıkralar ihtiva etmesi halinde hükümdeki gerçek anlamın meydana çıkarılması için başvurulan bir yol olup bu maddelere göre açık olmayan, icrasında tereddüt uyandıran veya çelişik fıkralar içeren hükümlerin tavzihi istenebileceğinden tavzih yoluyla taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların sınırlandırılması, genişletilmesi ve değiştirilmesi mümkün değildir.
Yukarıda özetlenen Çerkezköy (Kapatılan) Kadastro Mahkemesinin kararında temyize konu kadastral yollara veya imar uygulaması sonucu oluşan yollara ilişkin hükümde tereddüt oluşturacak bir durum yahut birbirine aykırı fıkralar bulunmamaktadır. Zira bu bölümler dava konusu olduğu halde bunlara ilişkin hüküm kurulmadığı ve hükmün bu şekilde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Tavzih yoluyla taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların sınırlandırılması, genişletilmesi ve değiştirilmesi mümkün bulunmadığından tavzih talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı olduğu üzere tavzih talebinin kabulü ile yeni bir hüküm niteliği oluşturacak şekilde tavzih kararı verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/11/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.