Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/19300 Esas 2018/1082 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/19300
Karar No: 2018/1082
Karar Tarihi: 23.01.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/19300 Esas 2018/1082 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/19300 E.  ,  2018/1082 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı isteminin özeti:
    Davacı, 15/04/2011-30/04/2012 tarihleri arasında davalı ... Ajansında çalıştığını,6772 sayılı yasa gereğince ödenmesi gereken ilave tediye alacaklarının ödenmediğini beyanla, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile 6.663,21 TL ilave tediye alacağının mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevabının özeti:
    Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava konusu ilave tediye alacağına uygulanan faizin türü noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacının dava dilekçesinde, alacağına ""mevduata uygulanan en yüksek faiz"" oranında faiz uygulanmasını talep ettiği, ıslah dilekçesinde ise ""dava dilekçesinde bahsedilen hususlar baki kalmak kaydıyla"" ibaresi ile talepte bulunduğu görülmektedir. Buna göre davacının ıslah talebinde de faiz isteminde bulunduğu kabul edilmelidir. Ancak, ilave tediye alacağı, 6772 sayılı ""Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun’dan"" kaynaklanmakta olup, kanuni faiz işletilmesi gerekirken, mevduata uygulanan en yüksek faiz oranında hükmedilmesi yerinde değildir. Buna göre ise, davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılmamış olduğu da gözetilerek, dava ve ıslah tarihleri dikkate alınmak suretiyle ""yasal faiz oranını geçmemek üzere mevduata uygulanan en yüksek faiz"" oranı üzerinden faize hükmedilmelidir.
    Açıklanan şekilde hüküm kurulması gerekirken, ilave tediye alacağına mevduata uygulanan en yüksek faiz oranına göre faiz işletilmesine karar verilmesi hatalı bulunup, bozmayı gerektirmiştir. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin çıkartılarak, yerine;
    ""1- Davanın kabulü ile; net 6.949,99-TL ilave tediye alacağının, 6.663,21-TL sine dava tarihinden, 286,78-TL sine ise 03.04.2015 ıslah tarihinden itibaren, yasal faiz oranını aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 23.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.