Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3581
Karar No: 2018/6178
Karar Tarihi: 10.10.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/3581 Esas 2018/6178 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/3581 E.  ,  2018/6178 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... (...) 3. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Dairemizce, verilen 13.11.2013 gün ve 2013/1446 E. 2013/20314 K. sayılı bozma kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu, mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"na gönderilmiş, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/11-111 Esas, 2018/1261 Karar sayılı ilamında mahkemece bozma gerekleri yerine getirilerek, Özel Daire bozma kararına eylemli olarak uyulduğu, direnme kararının varlığından söz edilemeyeceği, direnme olarak adlandırılan temyize konu kararın yeni hüküm niteliğinde olduğu belirtilerek temyiz incelemesinin yapılmasını teminen dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, "..." markasının müvekkili adına 07.05.2004 tarihinde ... nezdinde tescil edildiğini, davalılardan ...’ın öncesinde müvekkili şirkette usta olarak çalıştığını, daha sonra kendi işyerini kurduğunu ancak müvekkili şirketten öğrendiği yöntem ve tasarımları kullanarak, müvekkiline ait broşürleri birebir taklit ettiğini, “...” markasını kendi ürünlerinde ve web sayfasında kullanarak haksız rekabette bulunduğunu, müvekkilinin marka hakkına tecavüz ettiğini ve müvekkilinin itibarını zedelediğini ileri sürerek, müvekkili şirketin "..." markası ve eserden doğan hakları ile haksız rekabet teşkil eden fiillerin tespiti ve önlenmesini, tecavüzün giderilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla markaya tecavüz ve haksız rekabet nedeniyle uğranılan zarara ilişkin olarak 5.000,00 TL, eser niteliğindeki broşürlerin taklidi nedeniyle uğranılan zarara ilişkin olarak 2.000.00 TL maddi tazminat ile 2.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiş, 19.04.2012 tarihinde, maddi tazminat talebini 15.785,34 TL olarak ıslah etmiştir
    Davalı vekili, müvekkillerince sanatsal mozaik işinin davacı taraftan değil dava dışı ... "tan öğrenildiğini, davacı şirkette bir süre çalışan müvekkillerinin, alacaklarının ödenmemesi nedeniyle davacı şirketten ayrıldıklarını, cins isim olan ve “... ” anlamına gelen "..." kelimesinin, marka olarak tescil edilemeyeceğini, müvekkillerince bu ibarenin uluslararası alanda, internette ve broşürlerde kullanıldığını, broşürler arasında taklit olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı yanın FSEK anlamında eser niteliğinde olduğunu iddia ettiği, çakıl taşı ile yüzey kaplama şeklindeki
    desen oluşumunun uzun yıllardır kullanılan bir uygulama olduğu ve desenlerin anonim niteliği taşıdıkları, özgün olmadıkları, davacı şirketin yetkilisi olan ve desenleri oluşturduğu iddia olunan şahsın hususiyetini taşımadığı, davacı yanın FSEK"e dayalı olarak hak ihlali ve buna dayalı tazminat taleplerinin yerinde görülmediği, davalı yanın çakıl taşı döşeme işi ile ilgili hazırladığı broşürlerde ve fiyat listesi gibi belgelerde davacının tescilli flat markasını kullanmak suretiyle markaya tecavüzde bulunduğu, aynı zamanda bu fiilin ... 57/5 maddesinde ifadesini bulanan haksız rekabet fiilini de oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, davacının tescilli markasına davalının tecavüzde ve haksız rekabette bulunduğunun tespiti ile men ve ref"ine, 15.785,00 TL maddi ve takdiren 2.000,00 TL manevi tazminatın ıslah tarihi olan 19/04/2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, diğer taleplerin reddine, kararın ilanına karar verilmiştir.
    Dairemizin 2013/1446 E, 2013/20314 K sayılı 13.11.2013 tarihli ilamıyla, ... 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 29.12.2011 gün, 2010/102-260 Esas ve Karar sayılı kararının kesinleşip kesinleşmediğinin ve işbu karar ile hükümsüzlüğüne karar verilen hizmetler bakımından KHK 43. maddesi kapsamında değerlendirilmeksizin hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle karar davalılar yararına bozulmuştur.
    Mahkemece, direnme kararı verilerek, taraflarca hükümsüzlük davasının açıldığına dair dosyaya hiç bir beyan ve savunmada bulunulmadığı, karar verildikten sonra temyiz safhasında hükümsüzlük davasından bahsedildiği, dosyaya bildirilmeyen davanın sonucunun beklenilmesine karar verilmesi yada sonuçlanan davaya göre 43. madde kapsamında davacının aktif dava ehliyeti konusunda değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı, hükümsüzlük kararının kesinleştiği, davacının tescilli 2004/12822 sayılı ... ibareli markasının sadece 35. sınıf alt grubunda yer alan “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi” hizmetleri yönünden kısmen hükümsüz kılındığı, davacı markasının 35. sınıftaki çok değişik hizmetler grupları ile tescilli olduğu, davaya dayanak hizmetler yönünden ise tescilin devam ettiği, bu halde davacının 556 sayılı KHK 43. maddesinde belirtilen dava açabilecek şahıslardan olduğu, davacı yanın aktif dava ehliyetinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, davacının tescilli markasına davalının tecavüzde ve haksız rekabette bulunduğunun tespiti ile men ve ref"ine, 15.785,00 TL maddi ve takdiren 2.000,00 TL manevi tazminatın ıslah tarihi olan 19/04/2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kararın ilanına karar verilmiştir.
    Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Dava, marka hakkına yapılan tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen 12.07.2012 tarihli karar, Dairemizin 13.11.2013 tarih ve 2013/1446 Esas, 2013/20314 Karar sayılı ilamıyla “davalılarca davacı şirket adına tescilli 2004/12822 sayılı “FLAT” ibareli markanın hükümsüzlüğü için dava açıldığı, davacı adına tescilli “...” markasının 35. sınıfın “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi” hizmetleri yönünden hükümsüzlüğüne, diğer sınıflar yönünden hükümsüzlük talebinin reddine karar verildiği, marka hükümsüzlüğüne ilişkin kararın kesinleşip kesinleşmediğinin ve 35. sınıf hizmetlerin hükümsüzlüğüne karar verilmesinin işbu davaya etkisinin, 556 sayılı KHK’nın 43. maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece marka hükümsüzlüğüne ilişkin dava değerlendirilerek davacı markasının 35. sınıfta değişik hizmet grupları ile tescilli olduğu, işbu davaya dayanak hizmetler yönünden ise tescilin devam ettiği, davacının 556 sayılı KHK 43. maddesinde belirtilen dava açabilecek şahıslardan olduğu, davacı yanın aktif dava ehliyetinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar mahkemenin hükümsüzlük kararının işbu davaya etkisi bulunmadığına ve davacının dava açma ehliyetinin bulunduğuna ilişkin gerekçesi yerinde ise de davacının markasının tescilli olduğu mal ve hizmet sınıfları incelendiğinde davalının faaliyet gösterdiği hizmetlerin davacının markasına tecavüz oluşturmadığı göz önüne alınarak markaya tecavüz bakımından davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine, 10/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi