
Esas No: 2017/3183
Karar No: 2021/3088
Karar Tarihi: 01.04.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/3183 Esas 2021/3088 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan yüzölçümleri tutanaklarında yazılı 169 ada 11, 170 ada 3, 176 ada 1, 177 ad 3, 15 parsel sayılı taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, payları oranında ... (...), ..., ... (...) ve ... adlarına; 169 ada 73 parsel sayılı taşınmaz, aynı nedenle ... ve müşterekleri adına; 169 ada 75, 170 ada 1, 2, 171 ada 1, 172 ada 4, 5, 8, 10, 174 ada 7, 177 ada 1, 181 ada 1, 3, 230 ada 4, 6 parsel sayılı taşınmazlar, ırsen intikal, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, satış ve vasiyetname nedeniyle payları oranında ... (...), ..., ... (...), ... ve müşterekleri adına; 179 ada 9 parsel sayılı taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle payları oranında ... ve ... adına; 180 ada 2 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar, aynı nedenle ... adına; 180 ada 7 parsel sayılı taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve satış nedeniyle ... adına; 183 ada 6 parsel sayılı taşınmaz, aynı nedenle payları oranında ... ve ... adına ve 234 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ise aynı nedenle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve devir senedine dayanarak, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların babası ve amcası ...’in mirasçıları adına eşit miktarda tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı vekilinin 169 ada 73 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, kadastro tespitine itiraz davası olup, bu nitelikteki davaların tespit maliklerine, ölü olmaları halinde ise mirasçılarına yöneltilerek açılması gerekir. Davacı, dava dilekçesinde, ... mirasçıları olan ..., ... (...), ... ve ... (...)’i davalı olarak göstererek, dava açmış ve taşınmazların eşit paylarla babası ve ... mirasçıları adına tescilini talep etmiştir. Dava konusu 169 ada 73 parsel sayılı taşınmaz ... ve müşterekleri adına tespit edilmiş olup, dava konusu taşınmazda davalıların payı bulunmadığı gibi davacı tarafından tespit maliklerine karşı usulünce açılmış bir dava da bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, dava konusu 169 ada 73 parsel sayılı taşınmaz hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, sonucu itibariyle red hükmünün doğru olması nedeniyle, hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesine ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA,
2- Davacı vekilinin, 169 ada 11, 75, 170 ada 1, 2, 3, 171 ada 1, 172 ada 4, 5, 8, 10, 174 ada 7 , 176 ada 1, 177 ada 1, 3, 15, 179 ada 9, 180 ada 2 ve 5, 7, 181 ada 1, 3, 183 ada 6, 230 ada 4, 6, 234 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, dava konusu taşınmazların tarafların müşterek kök murisi ...’den intikal ettiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, dava konusu taşınmazların zilyetliğinin davalıların murisi ... ...’e devredildiği, zilyetliğin devri ile dava konusu taşınmazların ... terekesinden çıktığı, davalılar ve murisleri lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, mahallinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler, dava konusu taşınmazın muris ... tarafından, oğlu ...’e verildiğini beyan etmelerine rağmen, aynı keşifte dinlenen davacı tanıkları, dava konusu taşınmazların öncesinde ..., sonrasında ise oğlu ... tarafından kullanıldığını, taşınmazlardan elde edilen ürünlerin ... ve ... tarafından götürüldüğünü beyan ettikleri halde bu kullanımın neye dayalı olduğu araştırılmamış, ayrıca tanıkların bu beyanları ile mahalli bilirkişi ve davalı tanığının beyanı çelişmesine rağmen, yüzleştirme yapılarak söz konusu çelişki giderilmemiş, davacı ve murisine bırakıldığı söylenen ..., ..., ..., ..., ... ve ...’nın nereler olduğu ve senetlerin kapsamları kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece, çekişmeli taşınmazlar başında, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişiler ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazların kime ait olduğu ve kimden kime, ne şekilde intikal ettiği, taşınmazları kimin hangi hukuki nedene dayalı olarak ve ne zamandan beri kullandığı, taşınmazların paylaşıma konu olup olmadıkları hususlarında her bir taşınmaz için ayrı ayrı olacak şekilde somut olgu ve olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında meydana gelebilecek çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; tarafların dayandıkları kayıt ve senetlerinin kapsamları ile davacı ve murisine bırakıldığı söylenen ..., ..., ..., ..., ... ve ...’nın nereler olduğu belirlenmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlemesi istenmeli ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen hususlar göz önüne alınmadan eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.