6. Ceza Dairesi Esas No: 2014/12182 Karar No: 2017/5860 Karar Tarihi: 05.12.2017
Yağma - mala zarar verme - kasten yaralama - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2014/12182 Esas 2017/5860 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi, yağma, mala zarar verme ve kasten yaralama suçlamalarıyla yargılanan sanıklar hakkında beraat kararı verdi. Ancak, yakınanın bir suçtan dolayı aranması nedeniyle dilekçesini bizzat verememesi sebebiyle posta yoluyla İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği 25.12.2012 tarihli dilekçede sanıklar hakkındaki iddialarına yer vererek yasal şikayet hakkını kullandığı belirtildi. Yakınana ifadesi alınmak istendiğinde adresinde bulunamamış ve telefon görüşmesinde İstanbul'da olduğunu, 7 yıl kesinleşmiş cezası nedeniyle ifade vermeye gelmeyeceğini belirtmiştir. İddianame kabul edilip yargılamaya başlandığında, yakınana tebligat çıkartılmış ancak adresten taşınması nedeniyle iade edilmiştir. Mahkemece resen herhangi bir araştırma yapılmaksızın ve yakınanın olmayan soruşturma ifadesinin okunmasından bahisle yargılama faaliyetine devam edilmiş ve yakınanın yokluğunda hüküm kurulmuştur. Yakınanın cezaevinde olduğunun bilinmesine rağmen davaya katılma imkanından yoksun bırakılarak yargılamaya devamla hüküm kurulması nedeniyle karar bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri hakkında bir bilgi verilmemiştir.
6. Ceza Dairesi 2014/12182 E. , 2017/5860 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma, mala zarar verme, kasten yaralama HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Yakınan ..."nun, bir suçtan dolayı araması olduğu için dilekçesini bizzat getirip veremediğini, bu nedenle posta yoluyla İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği 25.12.2012 tarihli dilekçesinde, sanıklar hakkındaki iddialarına yer vererek yasal şikayet hakkını kullandığı, Cumhuriyet Savcılığınca anılan dilekçe doğrultusunda yakınan ..."nun ifadesi alınmak istendiğinde, adresinde bulunamadığı, polis memurlarının yakınanla yaptıkları telefon görüşmesinde de, “İstanbul’da olduğunu, 7 yıl kesinleşmiş cezası nedeniyle yakalamalı olduğu için ifade vermeye gelmeyeceğini” bildirdiği; 12.06.2013 tarihinde düzenlenen iddianamede, yakınanın dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar ile yukarıda değinilen sürece yer verildiği, İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından sözkonusu iddianame kabul edilip yargılamaya başlandığı ve yakınana, 09.09.2013 tarihindeki duruşmayı bildirir açıklamalı tebligat çıkartıldığı, 04.07.2013 tarihinde “adresten taşınmış olup yeni açık adresinin bilinmemesi” nedeniyle bu tebliğatın iade edildiği, bu aşamada mahkemece resen herhangi bir araştırma yapılmaksızın ve yakınanın olmayan “soruşturma ifadesinin” okunduğundan bahisle yargılama faaliyetine devamla yakınanın yokluğunda hüküm kurulduğu; gerekçeli kararın, 23.10.2013 günü, hakkındaki kesinleşmiş mahkumiyet hükmü nedeniyle 27.08.2013 tarihinden beri hükümlü olarak bulunduğu yer ve kuruma dair bilgiye ulaşan ilk derece mahkemesinin anılan kararının, İzmir Buca Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda yakınana tebliğ edildiği dikkate alındığında; yakınanın yargılama sürecinde cezaevinde olduğunun mahkemece bilinmesine karşın adı geçenin davaya katılma imkanından yoksun bırakılarak yargılamaya devamla hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, yakınan ...’nun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.