14. Hukuk Dairesi 2016/8191 E. , 2018/7456 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve taşınmazın mera olarak sınırlandırma talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteğinin değer yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Tüzel Kişiliği vekili, ... İlçesi ... Köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu 195 ada 7, 21 ve 35 parsel sayılı taşınmazların sulu tarla vasfı ile davalılar adına 27.09.2007 tarihinde senetsizden tespit ve tescil edildiğini, bu taşınmazların tamamının davacı köye ait kadim mera olduğunu, meraların zilyetlikle edinilmesinin ve tescilinin mümkün olmadığını ayrıca taşınmazın mera olduğuna dair mahkeme kararı bulunduğunu belirterek, tapu kayıtlarının iptali ile davacı köy adına mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir.
Davalı ... vekili ve davalılar Saniye ve ... davanın reddine savunmuşlardır.
Dava ihbar edilen ... vekili meraların zilyetlikle edinilemeyeceğini bilrtmiş taşınmazların mera olarak sınırlandırılmasını istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1981/53 Esas, 1983/304 Karar sayılı hükmünü, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1986/58 Esas, 1987/91 Karar sayılı hükmünü ve 22.09.1929 tarihli, 28 numaralı yayla hudutnamesini delil olarak sunmuştur. Davalılar ise eski tapu kayıtlarına ve zilyetliğe dayanmışlardır. Mahkemece mahallinde keşif yapılmış, tanık ve mahalli bilirkişilere davacı köyün yayla sınırları sorulmuş uzman bilirkişi raporu alınmış ise de dosya içinde bulunan ve tarafların dayandığı kayıtlar tek tek uygulanmamış, keşfi izlemeye uygun kroki düzenlenmemiş, böylelikle eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur.
Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiye geçirilemez, amacı dışında kullanılmaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz. (4342 sayılı mera kanunu m. 3,4.).
Mera yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir. Tahsise dayanıldığında, dayanak belgelerin ayrıca karşı tarafın savunmasında ileri sürdüğü kayıtların tüm geldileri ile birlikte merciinden getirtilmesi, kadimlik iddiası varsa bu hususun araştırılması, gerektiğinde köyün kuruluş tarihinin içişleri bakanlığından sorulması ve köyün kadim ya da muhdes olup olmadığının saptanması gerekir.
Keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıkların çekişmeli mera ve yayla ile herhangi bir yararlanma ilişkisi bulunmayan, yansız anlatımda bulunabilecek yöreyi iyi bilen ve çevre köy ya da kasabalarda yaşayan yaşlı kişilerden seçilmesi gerekir.
Mahkemece yapılacak keşifte, tahsise dayanılıyorsa tahsis kayıtlarının yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığı ile uygulanması, dava konusu yeri kapsayıp kapsamadığının belirlenmesi, taşınmazın mera olmadığı iddiasının bulunması halinde varsa çevre taşınmazlara ait kayıtlarda uygulanarak dava konusu yeri ne şekilde okuduğunun çevre taşınmazlarla toprak yapısı kıyaslanarak uzman bilirkişiler aracılığı ile uyuşmazlığa konu yeri ve niteliğinin saptanması gerekir.
Kadimlik iddiasında ise, yerel bilirkişi ve tanıklara taşınmazın kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve sınırları sorularak sonuca gidilmelidir.
Somut olayda; uyuşmazlık dava konusu taşınmazın kamu malı niteliğinde mera mı olduğu yoksa özel mülk mü olduğu konusunda toplanmaktadır. Taşınmazın niteliğinin kesin olarak belirlenmesi gerekir. Öncelikle dava konusu yere komşu taşınmazların tapu kayıtları, tespit tutanakları, dayanak kayıtları amenajman planları, memleket haritası ve hava fotoğrafları getirtilmeli; ... Köyü ve taşınmazların bulunduğu ... Köyüne ait Mera Komisyonu kararı bulunup bulunmadığı araştırılmalı, taraflarca gösterilecek tanıklar ve taşınmazla menfaat ilişkisi bulunmayan civar köy halkından seçilecek mahalli bilirkişi ve uzman bilirkişiler (fen, ziraat ve jeoloji mühendisi) eşliğinde yeniden keşif yapılmalı, uzman bilirkişilere toprak yapısı incelettirilmeli, niteliği belirlenmeli; tarafların gösterdikleri mahkeme kararları, hudutname ve eski tapu kayıtları vs. zeminde mahalli bilirkişiden sorulmak suretiyle uygulanmalı, fen bilirkişisine keşfi izlemeye uygun kroki düzenlettirilmeli, taşınmazın kamu malı niteliğinde mera mı yoksa özel mülkiyete tabi taşınmaz mı olduğu kesin olarak saptandıktan sonra bir karar verilmelidir.
Eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.