11. Ceza Dairesi 2017/740 E. , 2018/6526 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; mahkumiyet
Sanıklar ..., ...,... haklarında; beraat
A-) Sanıklar ... ve ... hakkında 2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların yüklenen suçu işlediğinin sabit olmadığı mahkemece dosya içeriğine uygun biçimde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
B-) Sanık ... hakkında defter ve belgeleri ibraz etmemek suçu ile 2006, 2007 takvim yıllarında, sahte fatura düzenlemek suçlarından; sanıklar ... ile ... hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçlarından verilen hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
1- Defter ve belge ibraz etmemek suçu yönünden;
Defter ve belgeleri ibraz etmemek suçunun, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu; yüklenen defter ve belgeleri gizlemek suçunun oluşmasında defter ve belgeleri saklama sorumluluğunun mükellef sanığa ait olduğu; 213 sayılı VUK"nın 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere beş yıl saklama ve tekrar istendiğinde ibraz edilme zorunluluğu bulunduğu, somut olayda da; vergi suçu ve tekniği raporlarında mali şube tarafından ele geçirilen 2006 takvim yılının 5. ayına ait ... ... adına düzenlenen 5 adet, 2007 yılının 8. ayına ait ... ... Ltd. Şirketi adına düzenlenen 8 adet faturanın anlaşmalı matbaa tarafından basılmamış olduğunun, tarh dosyasında fatura basımına ait matbaa bilgi formu bulunmadığının, yine suça konu şirketin defter ve belge tasdikine dair bir bilgi bulunmadığının belirtilmesi karşısında, yüklenen suçun yasal unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Sanık ... hakkında 2006, 2007 takvim yıllarında, sanıklar ... ile ... hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçları yönünden;
a) Vergi inceleme ve tekniği raporunda, ihbar üzerine mali şube ekiplerince yapılan aramalar sırasında faturaların ele geçmiş olduğunun anlaşılması, ancak mahkemesinden alınan arama kararı ve arama tutanağının dosya içinde bulunmaması karşısında; arama kararı ve tutanağının araştırılması, tutanağın aslı veya onaylı örneğinin getirtilerek incelenmesi ile aramanın VUK"nın 147. ve devamındaki hükümlere uygun olarak yapıp yapılmadığının tespit edilmesi,
b) Sanık ..."ün 2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunu işlediğinin iddia olunduğu somut olayda; sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından, hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi nedeniyle 2006 takvim yılına ait suça konu fatura asıllarından veya onaylı suretlerinden kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
c) Faturaların zorunlu bilgileri içerdiğinin tespit edilmesi durumunda;
aa)Faturaların sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması,
bb)Sanıkların faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
cc)Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olmadığının anlaşılması halinde;
aaa)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığını araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
bbb) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nın 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulması,
dd) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
aaa) Faturayı düzenleyen şirkete ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin olup olmadığının araştırılması,
bbb) Daha sonra, faturaları düzenleyen şirket ile kullanan şirket ve kişilerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
d)Sanıkların şirketi temsil yetkisinin bölüşümündeki ağırlık ve sınırların araştırılması ve her sanığın sorumluluğunun belirlenmesi, suça iştirak ettiklerine ilişkin delillerin tartışılması, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
3-Sanık ... hakkında verilen hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Sanığın UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, hükümden sonra 12.11.2014 tarihinde öldüğü belirtildiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... hakkında sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.