11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3211 Karar No: 2018/6524 Karar Tarihi: 11.07.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3211 Esas 2018/6524 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Haymana Devlet Hastanesinin bilgisayar veri hazırlama ihalesine katılan sanığın, SGK Ankara Sigorta İl Müdürlüğü B.13.2.SSK.4.06.01.00/VII. VI021062123.06 sayı numarasıyla ilgili prim borcu olmadığına dair ibraz ettiği belge aslının yerine, belgenin kurumlarınca verilmediğine ilişkin yazı aslının gönderildiği ortaya çıkmıştır. Ancak suça konu belge aslının araştırılıp duruşmada incelenmek üzere dosyaya konulması gerektiği eksik araştırma ile hüküm kurulması sebebiyle hüküm bozulmuştur. Ayrıca sanığın tekerrüre esas alınan bir hüküm nedeniyle hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı ve cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılması gereken hakların gözetilmemesi isabetsizliği sebepleriyle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 53. maddesi ve aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan alt soy dışındaki diğer hakların cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasını gerektirmesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesidir.
11. Ceza Dairesi 2017/3211 E. , 2018/6524 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Bozma ilamı uyarınca; sanığın Haymana Devlet Hastanesinin bilgisayar veri hazırlama ihalesine katılmak için SGK Ankara Sigorta İl Müdürlüğünün B.13.2.SSK.4.06.01.00/VII. VI021062123.06 sayı numaralı prim borcunun olmadığına dair ibraz ettiği suça konu belge aslının gönderilmesi için yazılan yazıya verilen cevap yazısı ekinde belge aslı yerine, belgenin kurumlarınca verilmediğine ilişkin yazı aslının gönderildiği, adli emanette ve dosyada belge fotokopisi olduğu anlaşılmakla; belge aslı araştırılarak, yalnızca fotokopi olması halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 tarih ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, onaysız fotokopi niteliğinde olup suret belge özelliği taşımayan belgelerin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve aldatıcılık yeteneği bulunmayacağından belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşmayacağı, belge aslının temini halinde ise, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu belge aslının duruşmada incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve denetime olanak verecek şekilde dosya içerisine konulması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması, 2- Adli emanetin 2007/49 sırasında kayıtlı suça konu belgenin akıbeti hakkında bir karar verilmemesi,
3- Kabule göre de; a-Sanığın suça konu belgeyi ibraz tarihi ve dolayısıyla suç tarihi kesin olarak saptanmamış ise de, sanığın yetkilisi olduğu şirket ile hastane arasında 28.12.2008 tarihinde sözleşme imzalandığı anlaşılmakla, sanığın tekerrüre esas alınan Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/639 esas, 2006/1213 sayılı kararının 15.02.2007 tarihinde kesinleştiği dikkate alındığında, suç tarihinden sonra kesinleşen hüküm nedeniyle hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, b- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasında, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan alt soy dışındaki diğer haklardan, cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması Bozmayı gerektirmiş, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.