1. Ceza Dairesi 2016/585 E. , 2017/811 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kardeşini öldürme, kasten yaralama.
HÜKÜM : Sanık ... hakkında;
TCK"nun 82/1-d, 29, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 16 yıl 8 ay hapis cezası,
Sanık...hakkında;
Kasten yaralama suçundan beraat.
1- ...müdafiinin temyiz dilekçesi içeriğine göre, katılan sıfatıyla temyizi bulunmadığından, sanık ...(... oğlu) hakkında kasten yaralama suçundan kurulan beraat hükmü ile,
2- Sanıklar ..., ..., ...,...ve ... hakkında; kasten yaralama ve tehdit suçları nedeniyle 5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından inceleme dışı bırakılmıştır.
3- Katılan ...vekilinin hak ve yetkisi bulunmadığından duruşmalı inceleme talebinin CMUK"nun 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
4- Mahkemenin sanık ..."nin, kasten öldürme suçundan cezalandırılmasına ilişkin kabulü, gerekçe ve takdirinde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
5- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."nin maktul ..."yi (... oğlu) kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, tahrike ve takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan ...vekilinin temyiz dilekçelerinde haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine, sanık ... müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ve duruşmalı incelemede öldürme kastı bulunmadığına, TCK"nun 25, 27/2 ve 87/4. maddelerinin uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu maddeyle yaptığı uygulamanın hukuka aykırı olduğu anlaşılmakta ise de;
Bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak ONANMASINA, hükmolunan cezanın miktarı ve temyiz incelemesi dışında tutuklulukta geçen süre göz önüne alınarak, sanık müdafilerinin tahliye talebinin REDDİNE, 15.03.2017 tarihinde Üye ..."nın TCK"nun 25. maddesinin uygulanması gerektiği yönündeki karşı oyu ve oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ..."nin, kardeşi ..."yi kasten öldürdüğü gerekçesiyle TCK.nun 82/1-d, 29, 62. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiş, verilen kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine sanık..."e atfedilen kasten öldürme suçundan verilen hüküm Dairece oyçokluğu ile onanmıştır.
Sanık ..."in, maktule karşı gerçekleştirdiği eylemin tahrikle öldürme olmayıp TCK.nun 25. maddesinde düzenlenen meşru müdafaa kapsamında kaldığı ve CMK.nun 223/2-d maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun “onama” düşüncesine iştirak etmiyorum.
Sanık ...ile maktul... kardeştir.
Babadan kalan fıstık tarlasındaki fıstıkların bu yılki hasadı konusunda taraflar arasında niza olduğu açıktır.
Maktul... ile eşi, kızları ve maktulün oğlu ..."in, fıstıkları toplamaya gittiğini öğrenen sanık ..., traktörle aynı yere gelerek onları gördükten sonra telefonla jandarmayı arayıp “fıstığımızı çalıyorlar yetişin” diye ihbarda bulunmuştur. Bu husus... ilçesi ... Jandarma Karakol Komutanlığında görevli santral sorumlusu ..."ün 30.09.2011 tarihli ifadesinden anlaşılmaktadır.
Sanık ..."in savunmasına göre olaydan bir gün önce maktul... belindeki silahı sanık Bekir"e göstermiştir.
Karşı tarafta tabanca olduğunu bilen sanık..., av tüfeği ile olay mahalline vardığında önce jandarmayı aramış, sonra jandarmanın olay mahallini rahat bulmasına temin, yani işaret için havaya 1 el ateş etmiştir.
Öldürme niyetiyle olay mahalline giden kişinin jandarmayı araması mantıklı olamaz.
Sanık ..."in, traktörden inip 7-8 metre uzaklaştıktan sonra havaya bir el ateş etmesi üzerine, maktul... elinde tabanca olduğu halde sanık ..."e doğru koşmaya başlamıştır.
Sanık bu durumu “maktul...koşarak bana geldi. 2 metre mesafeden elindeki silah ile bel altına hedef alarak 5 el ateş etti. İlk isabet kaval kemiğine oldu. Tüfeği ona doğrulttum, sıkma dedim, sıkmaya devam etti. İkinci mermi de aynı yere denk geldi. Ben de yere düşerken tüfekle..."ye 1 el ateş ettim... yere düştü, bunun üzerine oğlu ...üzerime çullandı, elimdeki tüfeği almaya çalıştı. Tüfeği vermemek için çekiştirdiğimiz sırada tüfek otomatik olduğu için yaklaşık beş kez ateş aldı. Oğul ... beni tuttuğu için o sırada yaralı olan babasına “sık baba, öldür” demesi üzerine maktul ... bana arka tarafımdan, yakın mesafeden ateş etti” şeklinde anlatmıştır.
Tüfek kartuşlarından yedisi aynı yerde, teki farklı yerde bulunmuştur. Şu hale göre sanık..."in, önce 1 el havaya ateş ettiği, sonraki atışların aynı yerde olduğu açıktır.
İşçiler olayı ayrıntılı olarak anlatmamışlardır.
İşçi olarak orda bulunan tanık ... 06.08.2011 tarihli jandarma ifadesinde “bana göstermiş olduğunuz tabanca ile muhtemelen tarlanın sahibi ... ilk anda ateş etmiş olabilir, çünkü tabanca olay yerine geldiğimiz ilk anda yerde yatan ..."nin elindeydi” demiştir.
Oğul ..., amcası ..."in elinde av tüfeği olduğu halde babasına doğru ateş ederek geldiğini, olayın son bölümünde yaralı babasının sürünerek gelip amcası ..."e ateş ettiğini anlatmıştır.
Dosya içindeki 21.06.2013 tarihli bilirkişi ...tarafından tanzim edilen rapora göre 7 adet boş kartuş onmetrekare alan içinde bulunmuştur.
Tüfekle ateş ederek giden birinin tüfeğinden çıkan 7 adet kartuşun 10 m2 gibi bir alanda toplanması düşünülemez.
Olay yerinde tarafsız tanık yoktur. Bir tarafta sanık ..., diğer tarafta maktulün eşi ve çocukları vardır.
Bu durumda olay yerine gelip önce jandarmayı arayarak haber veren, sonra havaya 1 el ateş eden ..."in bu davranışına kızan maktul ..."in elinde tabanca olduğu halde ..."e doğru koştuğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. ..."in amacı havaya eteş ederek jandarmaya yer bildirmek ise ve daha önce ..."e ateş etmediyse eşzamanlı çatışmadan bahsetmek mümkün değildir.
Bu olayda öncelikle ateş edenin ...olduğu kesin bir şekilde tesbit edilmiş değildir.
O halde olay mahalline traktörle gelip jandarmayı aradıktan sonra traktörden inip hayaya 1 el ateş eden, sonra da maktule doğru yürüyen sanığın bu davranışına kızan maktulün elinde tabanca olduğu halde sanık ..."e doğru koşmaya başladığı, ona ateş edip bacağından yaraladığı, yaralanan ..."in av tüfeği ile ateş ederek maktul..."i öldürdüğü olayda, sanık ..."in kendisine yönelen ve halen devam eden saldırıyı saldırı ile orantılı biçimde defetme zorunluluğu ile eylemini meşru savunma koşulları altında gerçekleştirdiği, dolayısıyla hakkında TCK.nun 25/1 ve CMK.nun 223/2-d maddeleri uyarınca beraat kararı verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan sayın çoğunluk kararına katılmıyorum.
15/03/2017 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..."ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."nın yokluğunda 16/03/2017 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.