Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1556
Karar No: 2019/1854
Karar Tarihi: 07.03.2019

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/1556 Esas 2019/1854 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir dolandırıcılık olayıyla ilgili olarak sanıkların mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak sanıklardan bazıları hakkında verilen beraat kararı hukuki doğrultuda olduğundan hüküm onanmıştır. Diğer sanıklar için ise yapılan uzlaştırma işlemlerinin sonucuna göre yeni bir değerlendirme yapılması gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur. Kararda, Tebligat Kanunu'nun hükümlerine ilişkin detaylı açıklamalar ve bu doğrultuda verilen bir hüküm de yer almaktadır. Kanun maddeleri: TCK 157/1, 62, 52, 53; CMK 223/2-e; 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddeleri; 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2018/1556 E.  ,  2019/1854 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanıklar ... ve ....hakkında; beraat
    Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında; TCK"nın 157/1, 62, 52, 53 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanıklar...ın beraatine ilişkin hükümler katılan vekili, sanıklar ..., ..., ...ve..."nın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar... müdafiileri ile sanıklar... ve... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanunun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanununun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, yokluğunda verilen 16/03/2016 tarihli hükmün tebliği için sanığın 01/02/2016 tarihli duruşmada beyanı alınırken bildirmiş olduğu en son adresi esas alınarak doğrudan "mernis adresi" ibareleri ile çıkarılan ve Tebligat Kanununun 21/2. maddesi gereğince tebliğ edilmesinin usule aykırı olmasından dolayı yapılan tebligatın geçerli sayılamayacağı, bu nedenle sanığın 04/05/2016 tarihli dilekçesi ile yaptığı temyiz talebinin öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Sanıklardan ..."in gayrimenkul alım satımında aracılık yapan emlakçı olduğu, sanıklar ..., ... ve..."nin de sanık ..."nın emlak alım satım işlerinde aracılık yapan emlak simsarı tabir edilen kişiler oldukları ve sanık ..."in katılandan aldığı vekalet ile katılan adına olan taşınmazı sanık ... ile yaptığı anlaşma gereği, sanık ..."ın oğlu ..."a satış yaptığı kişi olduğu, sanık ..."in katılanın eşinin akrabası olması dolayısıyla katılan adına olan taşınmazları bilmesi nedeniyle sanık ..."in sanık ... aracılığıyla katılandan habersiz katılanın taşınmazını gezip gördükleri ve katılan ile küçük hisselerinin bulunduğu taşınmazlardaki hisselerini satın alacakmış gibi irtibat kurdukları ve pazarlık sonucu iki farklı taşınmazdaki küçük hisseleri satın almak konusunda 12 bin TL"ye anlaştıkları ve bu anlaşmaya göre de 16/06/2014 günü katılanı eşi ile birlikte bir yakınları ile birlikte notere çağırdıkları sanıklar ..., ... ve ..."in noterde bulundukları, vekaleti sanık ... adına aldıkları ancak katılanın yaşı nedeniyle noterdeki görevlinin katılan için akıl sağlığının yerinde olduğuna ilişkin rapor istendiği ve Duygu tıp merkezinden bu raporunda alındığı ve noterdeki görevli tarafından sanık ..."ın bildirdiği parsel numaralarına göre satım konusunda da yetkiyi içeren 67 ada 6 parsel ve 1003 ada 1 parseldeki taşınmazların satımı konusunda vekaletname alındığı, katılanın okuma yazması bulunmadığından sanıklar ... ve ..."un da tanık olarak vakaletname de imzalarının bulunduğu, vekaletname içeriğinde parsel numaralarının yazdığı ancak, metre kareden bahsedilmediği sadece parsel numarası olarak yer aldığı ve yine noterin içerisinde katılana 12 bin TL ödendiği ve tarafların ayrıldığı bu tarihten sonra 17/06/2014 günü sabah saatlerinde daha önceden sanık ..."in satım konusunda anlaştığı, sanık ..."ın oğlu ... ile tapu da buluşulduğu ve sanık ..."ın vekaleten, vekaletnamedeki iki parselden 1003 ada 1 nolu parseldeki 1750 metre karelik taşınmazı, sanık ... adına vekaleten devir ettiği, sanıkların bu suretle dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
    I-Sanıklar ... ve Rıfat Özkan hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:
    Sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamından, sanıkların savunmasının aksine mahkumiyetlerine dair delil bulunmadığından, mahkemenin sanıkların atılı suçtan beraatlerine ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Hüküm kısmında uygulama maddesinin "CMK"nın 223/2-e" olarak mahallinde eklenmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
    II-Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:
    Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra ve 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar... müdafiileri ile sanıklar... ve..."nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi