4. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1924 Karar No: 2017/7473 Karar Tarihi: 21.11.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/1924 Esas 2017/7473 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2017/1924 E. , 2017/7473 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/01/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine dair verilen 18/10/2016 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 21/11/2017 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dava, taksirle yangına neden olma eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı; mülkiyeti kendisine ait binanın alt katında bulunan davalıya ait fırının bacasından çıkan yangın sonucu çatı katının zarar görmesi nedeni ile maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, kararın verildiği 18/10/2016 günlü duruşmaya katılamayacağını bildirerek mazeret dilekçesi göndermiş, mahkemece davacı vekilinin mazeretinin kabulüne karar verildiği halde davacı tarafın yokluğunda yargılamaya devam edilerek Dairemizin 21/03/2016 tarih, 2015/3337 esas ve 2016/3654 sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek davanın esası hakkında hüküm verilmiştir. Mahkemece, davacı vekilinin mazereti kabul edildiğine göre, yeni duruşma günü ve saati bildirilerek, usulün davacı vekiline tanıdığı hakların kullanılmasına olanak sağlanmalıdır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu 27. maddesi “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” hükmünü düzenlemektedir. Mahkemece, açıklanan yön gözetilmeyerek, davacı tarafın iddia ve savunma hakkı ihlal edilerek yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.