14. Hukuk Dairesi 2019/3434 E. , 2021/2093 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 03.11.2014 tarihinde verilen dilekçeyle tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 23.01.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan kabulü ile hükmün kaldırılmasına dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, davalı idarenin mülkiyetinde olan ve üzerinde davacılar adına tahsis şerhi bulunan.... ili, ... ilçesi, .... Mahallesi 1856 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar için tapu tahsis belgesi uyarınca arsa bedeli ödendiği halde davalı idarenin fahiş bir bedel isteyerek tapu devrini gerçekleştirmediğini, davacıların yaptığı ödemeler dikkate alınarak dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının bedelsiz olarak iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın öncelikle idari yargıda görülmesi gerektiğini, süresi içinde açılmadığını, dava konusu arsanın 2981 sayılı yasanın 13/b maddesi gereği güncel rayiç değerinin belirlenerek idareye ödenmesi gerektiğini, mevzuatın öngördüğü şekilde belirlenen arsa bedelinin davacılar tarafından ödenmemiş olduğunu bu nedenle tescil işleminin yasal dayanakları oluşmadığından davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, "dava konusu ...ili, ... ilçesi, .... Mahallesi 1856 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına tapuda kayıtlı olduğunu, davacılar adına geçerli tapu tahsis belgesi bulunduğunu, ıslah imar planlarının yapıldığını, davacılara başka yerden tahsis yapılmadığını, taşınmazların kamu hizmetine ayrılmadığını, tahsis kaydı ile tescili istenen yerin aynı yer olduğu ve belirlenen rayiç bedelin mahkeme veznesine depo edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne; 1856 ada 4 parsel ve 1856 ada 5 parsel sayılı taşınmazların İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile eşit paylarla davacılar adına tapuya tesciline" karar verilmiştir.
Davalı vekili, istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince "davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/01/2018 tarihli 2014/402 Esas, 2018/26 Karar sayılı kararının kaldırılmasına; İ...l ili, .... ilçesi, İkbaliye Mahallesi 1856 ada 4 parselde davalı ... Belediyesi adına kayıtlı olan 216 m² miktarlı arsa vasıflı tapu kaydının iptali ile 432/2160 payın ..., 432/2160 payın ..., 432/2160 payın ..., 216/2160 payın ..., 216/2160 payın ..., 144/2160 payın ... (.....), 144/2160 payın ... ve 144/2160 payın ... adlarına kayıt ve tescili ile ... ili, .... ilçesi, İ.... Mahallesi 1856 ada 5 parsel sayılı İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına kayıtlı 173 m² miktarındaki arsa vasıflı taşınmazın 37130/173000 paylı tapu kaydının iptali ile 7426/173000 payın ..., 7426/173000 payın ..., 7426/173000 payın ..., 3713/173000 payın ..., 3713/173000 payın ..., 2475/173000 payın ... (....), 2475/173000 payın ..., 7426/173000 payın ... adlarına kayıt ve tesciline, bakiye payın davalı ... üzerinde bırakılmasına, Vakıflar Bankası Anadolu Adalet Sarayı Şubesine depo edilen taşınmaz bedeli tutarı 795.598,00 TL"nin karar kesinleştiğinde nemaları ile birlikte davalı ... Belediyesine ödenmesine, kalan kısmın davacıya nemaları ile iadesine" karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2.maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmıştır.
Somut olaya gelince; Bölge Adliye Mahkemesince hükme esas alınan 21.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda taraflardan ..."in payı 2476/173000 olarak gösterilmesine karşın hükümde herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin 7426/173000 olarak yazılması doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 371. maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 24.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.